İmamoğlu'na suikast iddiası soruşturmasında takipsizlik kararı: Henüz saldırıya uğramadı

İmamoğlu'na suikast iddiası soruşturmasında ... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, suikasta uğrayabileceği iddiasıyla yaptığı şikayete dair yürütülen soruşturma takipsizlikle sonuçlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İmamoğlu'nun avukatı aracılığıyla suikasta uğrayabileceği iddiasına ilişkin yaptığı suç duyurusunun ardından başlatılan soruşturma tamamlandı.

Başsavcılığın kararında, Ekrem İmamoğlu'nun şikayet dilekçesine yer verilerek, Danıştay saldırısı davasının hükümlüsü Osman Yıldırım'ın cezaevinden gönderdiği mektupta, müşteki İmamoğlu'nu kastederek "Pimi çekilmiş bir el bombası atılarak" suikast yapılacağının belirtildiği aktarıldı.

Müştekinin de can güvenliği olmadığı gerekçesiyle şikayetçi olduğu ifade edilen kararda, atılı suçların oluşabilmesi için suçun icrai hareketlerine başlanması veya teşebbüs aşamasında kalması gerektiği aktarıldı.

Somut olayda icrai hareket kapsamında veya teşebbüs aşamasında kalabilecek nitelikte cezalandırılmayı gerektirir bir eyleme rastlanmadığı vurgulanan kararda, atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından "kovuşturmaya yer olmadığı" bildirildi.

Kararda ayrıca 15 gün içinde itiraz yoluna başvurulabileceği hatırlatıldı.

Avukatı tepki gösterdi

Ekrem İmamoğlu'nun avukatı Kemal Polat, savcılığın verdiği takipsizlik kararının ardından sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.

Avukat Polat paylaşımında, “Savcılık, bildirdiğimiz suikast ihbarına; müvekkilimizin henüz saldırıya uğramadığı gerekçesiyle 1 gün içerisinde takipsizlik kararı verdi. Bu keyfi ve akıl almaz kararın peşini asla bırakmayacağımızı, bu kararı kaldırtmakta da kararlı olduğumuzu açıkça ifade ediyorum.

İcrai hareketin mevcut olup olmadığı kanaatine ancak yapılacak etkin bir soruşturma sonucunda varılabilir. Müracaat savcısı şikayetimizle aynı gün tedbir alınması için valiliğe yazı yazarken, atanan dosya savcısı ertesi gün takipsizlik kararı veriyor. Valiliğin suikast ihbarına karşı 6 gündür süren sessiz tavrı, hükümet yetkilileri için de aynı olur muydu, kamuoyu vicdanı takdir etsin.

Tek istediğimiz; hükümet yetkililerine büyük bir coşkuyla sağlanan kanuni korumanın, siyasi görüşüne bakılmadan herkese sağlanmasıdır. Bu karara itirazımızı hemen veriyoruz ancak bu keyfi kararı verenlerle ilgili gerekli şikâyetleri de yapacağız. Hukuki mekanizmaları bu şekilde çalıştıracağız, alışılması istenen bu keyfiliğe gönüllülükle dahil olan kişilerin hukuk önünde nasıl hesap verdiğini göreceğiz” ifadelerini kullandı.