İsmail Saymaz yazdı: Sinan Ateş’in keşifçisi gaspçıymış

Eski Ülkü Ocağı Başkanı Sinan Ateş'in Ankara'da güpegündüz öldürülmesinin üzerinden altı buçuk ay geçti.

Henüz bir dava açılmış değil.

Hali hazırda 21 tutuklu bulunuyor.

Bir yanda MHP ve Ülkü Ocakları yöneticileri var.

Öte yanda katiller, hırsızlar, kapkaççılar ve gaspçılar…

Cinayeti organize eden Doğukan Çep, suç örgütü üyeliği, cinayet, cinayete teşebbüs, tehdit, mala zarar ve dört yaralamadan 62 yıl hapis cezası almıştı.

Ateş öldürüldüğünde beş yıldır aranıyordu.

Tetikçi Eray Özyağcı şantaj ve kapkaçtan 21 yıl 10 ay 15 gün cezaya çarptırılmıştı.

Yalnızca yedi ay cezaevinde kalmıştı.

Bir de Çep'in keşif için Ankara'ya gönderdiği Suat Kurt var.

Kurt, 1991 doğumlu.

Erzurum Çat nüfusuna kayıtlı.

Gebze'de yaşıyor.

Kurt'un sabıka kaydını dökmeden önce cinayetteki rolünü ve itiraflarını aktarmalıyım.

İKİ KEZ KEŞİF

Kurt; ifadesinde 22 veya 23 Aralık 2022'de Çep tarafından FaceTime yoluyla görüntülü olarak arandığını söylüyor.

İddiasına göre…

Çep, “Ankara'ya gider misin?” dedi.

Kurt, sebebini sordu.

Çep, “Birisi var. Arabasını, ismini ve plakasını söyleyeceğim. Gittiğinde seni görüntülü arayacağım” diye karşılık verdi.

Kurt, teklifi kabul etti.

Ertesi gün Çep, 1000 TL gönderdi.

Kurt, Gebze'den otobüse binerek, 25 Aralık'ta Ankara'ya indi. İnternet üzerinden bulduğu bir otele yerleşti.

Kurt, talimat üzerine ertesi gün Çukurambar'da Ateş'in ofisinin bulunduğu Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi'ne gitti.

Çep, görüntülü aradı.

Kurt'a Ateş'in ofisinin bulunduğu sokağı ve binayı, arabasının modelini, plakasını ve rengini tarif etti. “Arabası kaçta gelip gidiyor? Tek mi kullanıyor? Öğren, bana haber ver” dedi. Kurt, bu tarif doğrultusunda keşif yaptı.

Kurt, 27 Aralık'ta da keşif için sokağa geldi.

Saat 15 sularında Ateş'in aracını gördü.

Çep'i arayıp “Araç burada” dedi.

Çep ise “Tamam, bekle bakalım, kaçta çıkacak?” diye emretti.

Barış Terkoğlu yazdı: ‘Artık konuşacağım’ diyen tutuklu

TETİKÇİ EVE GELİYOR

Kurt, akşam saat 20 sularında Çep'i görüntülü aradı.

Yanında Zekeriya Asarkaya vardı

İkisini tanıştırdı.

Çep, “Benim arkadaşım gelecek” dedi.

Asarkaya, “Tamam” dedi.

Çep, gece 22.30'da Kurt'u arayarak, “Abi çocuk aşağıda” dedi.

Evin önünde siyah renkli minibüsten tetikçi Eray Özyağcı indi. Özyağcı'ya trafik kontrolüne takılmasın diye İstanbul'dan beri eşlik eden iki özel harekat polisi ‘emaneti' teslim edip geri döndü.

Kurt, tetikçiyle birlikte Çep'i görüntülü aradı.

Çep, “Ateş dövülecek, ayaklarından yaralanacak” dedi.

KEŞİFÇİ CİNAYET MAHALİNDE

Cinayet sabahı…

Çep, görüntülü aradı.

“Zekeriya'nın hesabına 4 bin TL attım. Bin TL'sini sen al, gerisini ikametteki arkadaşlara bırak” dedi.

Kurt, saat 10'da Çukurambar'a geldi.

Çep'i aradı.

“Arabası burada” dedi.

Saat 12.30 suları…

Çep aradı ve “Bak bakalım, abi çıkacak mı, çıkmayacak mı?” diye sordu.

Kurt, “Göz temasını kaybettim” dedi.

Yarım saat geçti.

Çep, “Gelen giden var mı?” diye sordu.

Kurt, cuma namazından dönen Ateş ve beraberindeki iki kişinin ofise yürüdüklerini görerek, “Geldikleri yere doğru gidiyorlar” diye konuştu.

Çep, “Sen taksiye bin geç” dedi.

Saniyeler sonra…

Sokakta bir aracın arkasında pusuya yatmış olan Özyağcı, aniden çıkarak, bir metre mesafeden Ateş'e ve yanındaki Selman Bozkurt'a kurşun yağdırdı.

Ateş hayatını kaybetti.

Kurt, hemen yakalandı.

Sorguda çözüldü.

Kurt, dosyanın en kritik sanıkları arasında yer alıyor. Çünkü Çep ve Özyağcı'nın rolünü ortaya koyuyor.

YAĞMADAN SEKİZ YIL DÖRT AY

Kurt'un sabıka kaydına gelelim.

Gebze'de 20 Nisan 2011'de Animal Kavşağı'nda yapılan trafik kontrolü sırasında Kurt ve arkadaşı durduruldu. Kurt'un üzerinden altı adet beyaz kağıda sarılı esrar bulundu.

İki kişide toplam 9.9 gram uyuşturucu çıktı.

Kurt'a uyuşturucu madde kullanmaktan 10 ay hapis verildi. Bu ceza 6 bin TL'ye çevrildi.

Bu birinci sabıkası.

İkincisi…

Gebze'de, 12 Nisan 2012'de 17 yaşındaki T.A. okuldan çıkmış eve doğru yürürken önünü Kurt kesti. Kurt, “Seninle yürüyelim, kitap vereceğim” dedi. Yürüdükleri sırada Kurt, “Saat kaç?” diye sordu. T.A. telefonunu çıkardı.

Kurt, bıçak gösterip telefonu aldı.

T.A., ifadesinde “Şahıs bıçağı çıkararak, telefonu istedi. Büyük olduğu için korktum ve verdim. O da koşup uzaklaştı” dedi.

Kurt, bıçak göstermediğini, paraya ihtiyacı olduğu için “Şarj edeceğim” bahanesiyle alıp sattığını savundu.

Gebze 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 29 Ocak 2013'te kararını açıkladı.

Kurt'a yağma suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi.

Bu ceza kesinleşti.

Ne var ki Kurt, bir daha tutuklanmadı!

Fehmi Koru yazdı: İçimize yoğunlaşınca dışımızda alan kaybına uğradığımızın farkına varamıyoruz

AZMETTİREN KİM?

Çep ile tetikçi Özyağcı ve keşifçi Kurt'un Maltepe Cezaevi'nde tanıştıklarını düşünüyorum.

Çep'in tetikçiyi ve keşifçiyi temin etmesi mümkündür. Bu iş beş yıldır arandığı halde yakalanamayan Çep için çocuk oyuncağı sayılır. Ancak cinayeti planlamak, özel harekatçıları eskort olarak kullanmak, katili aylarca Ankara'da saklamak, depremi fırsat bilip Yunanistan'a kaçırtmak Çep'in boyunu aşar.

Ateş'in azmettiricisi Çep değil, Çep'e suikast ihalesini verenlerdir.

Görünen o ki…

Tutuklu 21 kişi arasında azmettiriciler bulunmuyor.

Şu halde Ateş suikasti, bir katilin azmettirdiği, bir gaspçının keşfini yaptığı, bir kapkaççının tetiği çektiği basit bir cinayete dönüştürülüp kapatılabilir.