Korku imparatorluğu

Zihniyet, kraldan çok kralcılık. Hiç değişmiyor… İktidara bağımlı yöneticiler, her hangi bir iş yapmadan, bir adım atmadan, bir karar vermeden önce iktidardakilerin o konularda ne düşünceğini hesaplayıp ona göre davranıyorlar.

Bu hemen her dönemde çıkarını, geleceğini düşünenlerin özelliği, ülküsü olmuş durumda.

Kendilerine merkez medya diyen televizyonlar, HDP’nin reklam filminin gösterimini hiç bir gerekçe göstermeden reddetmişler. Halbuki, HDP’liler bu Televizyonların ilgileri ile daha önce konuşup, rezervasyon da yaptırdıklarını söylüyorlar...

Buna parası ile rezil olmak denmez ise ne denir?

HDP’liler, nedenini sormuşlar, hemen tüm kanalların ilgilileri diğer televizyonların yayınlaması halinde reklamı yayınlayacaklarını ifade etmişler. Yani tek başlarına karar verememişler.

“Ya AKP’nin hoşuna gitmezse“ diye düşünen TV yöneticileri, reklam filminin AKP’yi rahatsız edebileceğini de tahmin etmişler.

Kraldan çok kralcı bir düşünce tarzı.

1981 yılının Mart ayından itibaren yazı işleri müdürlüğünü üstlendiğim Bülent Ecevit’in çıkarttığı ARAYIŞ Dergisi’nin reklamlarını, TRT Televizyonu da kabul etmeyip, yayınlamamıştı.

Ne var ki, o zaman bile TRT Kurumu Televizyonu –ki başka televizyon yoktu- çeşitli bahaneler ileri sürmüştü. “İşkence” söcüğü, “Ecevit’in adı” sakıncalı gibi bahanelere sığınmıştı.

Yıllar geçse de kafa aynı kafa. Değişmiyor bir türlü. Korku imparatorluğu daha güçlü bir şekilde ortaya çıkıyor.

HDP şimdi sosyal medyada yayınlıyor reklam filmini. Belki, TV’lerde yayınlanmasından daha da etkli olacak.

Öte yandan, bu seçimde AKP tüm illerde iki belediye başkan adayı çıkarıyor galiba. AKP’nin belirlediği başkan adayının yanı sıra, genel başkanları da ikinci aday gibi.

Tüm pankartlarda, bir gerçek adayın, bir de ikinci adayın fotoğrafları var.

“Belediyecilik gönül işi” diye yazmışlar bir de…

Hemen her kanalda, her mitingde AKP Genel Başkanı konuşuyor ve Belediye başkanlıklarını kazandıklarında ne yapacaklarını anlatıyor. Gösterilen adaylar nedense ortalarda yok.

Sanki 1994 yılından bu yana tam 25 yıldır, Ankara, İstanbul gibi illerde başka bir partinin üyesi belediye başkanlığı yapmış gibi.

“ Yaptıklarınız yapacaklarınızın teminatı” ise, bu kentleri nefes alınmaz hale getiren hangi belediye başkanı? Sonra kentleri AVM’lerle dolduran, taşlaştıran kim?

AKP Genel Başkanı da bu olumsuzlukların kendilerinin döneminde yapıldığını ve umutsuz olduklarını biliyor, o nedenle de kaybetmemek için çabalıyor.

“Ya tutarsa” örneği.