Nagehan Alçı "Erdoğan'ın sağlık durumunu" yazdı

Son günlerde kamuoyunda en çok konuşulan konulardan biri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sağlığı. Erdoğan, yoğun Kıbrıs görüşmelerinin ardından AK Parti teşkilatları ile video konferans yönetemiyle görüşmüş ve bayramlaşmıştı. Bu sırada verdiği görüntüde, uyukladığı ve bazı cümleleri kuramadığı göze çarpmıştı.

Bunun üzerine basında ve sosyal medyada birçok spekülasyon yer aldı. Erdoğan’ın sağlığına ilişkin bir yorum da Prof. Dr. Ahmet Saltık’tan gelmişti. Saltık, 2006 yılında Erdoğan aracında bayıldıktan sonra Erdoğan’a müdahale eden doktor Sümer Güllap’ın olaydan 6 ay sonra gripten öldüğünü öne sürmüş ve „Büyük bir soru işareti“ demişti.

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, bu sözlere tepki gösterdi. Alçı, Güllap’ın olaydan 6 ay değil 17 ay sonra öldüğünü hatırlatarak „Yakalandığı gribin kalp kası iltihabına dönüşmesi sonucu vefat etti“ dedi.

İddiaları ‘akıl dışı’ olarak nitelendiren Alçı, „Bu 15 yıl içinde fevkalade sıkı bir tempo ile çalışmış, neredeyse tüm dünyayı dolaşmış, büyük badireler atlatmış bir siyasetçi var. 15 yıldır ağır hasta mıydı yani Erdoğan? Bu saçmalıklara kim inanır…“ ifadelerini kullandı.

Alçı’nın yazısının ilgili bölümü şöyle:

Hatırlarsanız 2006 Ekim ayında -ki ramazan ayıydı- Erdoğan arabasında bayılmış, onu çıkarmak için arabanın camı kırılmış, araç açılıp Tayyip Bey hastaneye kaldırılmıştı. İşte o gün Erdoğan’a müdahale eden doktorun bu olaydan 6 ay sonra gripten öldüğü, bu ölümün şüpheli olduğu ileri sürülüyor. Galiba birkaç yıl önce de benzer bir iddia dolaşıma sokulmuş ancak ben ilk kez Ahmet Saltık’tan dün dinledim.

 

Bakıyorum bu iddia giderek yayılıyor ve olaya bir gizem katılmaya çalışılıyor. Sanki o doktor büyük bir sırrı keşfetmiş (O sır da Tayyip Erdoğan’ın sara hastası olmasıymış) ve bu nedenle öldürülmüş…

 

Sevgili okurlarım, Ekim 2006’da oruçlu iken arabada bayılan Başbakan Erdoğan apar topar Ankara Güven Hastanesine götürülmüştü. Bayılmasının sebebi oruç açlığı denmişti, öyle miydi, değil miydi bilemem. Tıp doktoru değilim. Ama o gün Erdoğan’a müdahale eden doktorun ismi Sümer Güllap’tı. Sümer Hanım gencecik ve sevilen bir tıp insanıydı. Bugün maalesef hayatta değil ancak Ahmet Saltık’ın iddia ettiği gibi Erdoğan’a müdahale ettikten kısa süre sonra vefat etmedi. 2008 Mart’ında, yani Erdoğan’ın arabasının içinde bayıldığı tarihten 17 ay sonra yakalandığı gribin kalp kası iltihabına dönüşmesi sonucu vefat etti Güllap. Söylendiği gibi 6 ay değil, 17 ay sonra.

 

Böyle apaçık yalan ve akıl dışı komplo teorilerini bir bilim insanı sorumsuzca ekranlarda ortaya atabilir mi? Bu her şeyden önce tıp etiğine aykırı! Maalesef bu saçma sapan yalanlardan medet uman bir muhalefet medyası var bu ülkede. Böyle bir muhalefet anlayışı bu ülkeye hiç fayda getirmez. Hadi intikam hırsıyla çıldıran Gülenistleri anladım da bugün muhalefet medyası nasıl bu saçmalıklardan medet umar? İşin mantıksız diğer bir tarafı da Erdoğan’ın 2006 yılında sara hastası olduğunu kanıtlamaya çalışmak.

 

Sevgili okurlar, hatırlatmak isterim ki yıl 2021. Yani 2006’nın üzerinden 15 yıl geçmiş. Bu 15 yıl içinde fevkalade sıkı bir tempo ile çalışmış, neredeyse tüm dünyayı dolaşmış, büyük badireler atlatmış bir siyasetçi var. 15 yıldır ağır hasta mıydı yani Erdoğan? Bu saçmalıklara kim inanır... Tayyip Erdoğan’a kuvvetli ve etkili bir dille muhalefet etmek ayrı, deli saçması teorilere bel bağlamak ayrı. Bence bu iddiaları ortaya atanlar önce kendi sağlık durumlarına bir baktırsınlar…