Okan Buruk, disipline sevk edilmesine tepki gösterdi: "Hukuka aykırı"

Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, UEFA Avrupa Ligi'nin ikinci haftasında Letonya temsilcisi RFS ile deplasmanda oynayacakları maçı kazanarak yollarına 2'de 2 ile devam etmek istediklerini belirtti. Daugava Stadı'nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Buruk, Avrupa Ligi'ne galibiyetle başladıklarını ve bu başarıyı sürdürmek istediklerini ifade etti. Rakiplerine büyük saygı duyduklarını belirten Buruk, RFS'nin önemli oyunculara sahip güçlü bir takım olduğunu, taktiksel değişiklikler yaparak iyi savunma uyguladıklarını vurguladı. Son FCSB maçında kalabalık savunma ve baskı denemelerine dikkat çeken Buruk, maçı kazanarak yollarına devam etmeyi hedeflediklerini söyledi. Maçın zor geçeceğini dile getiren Buruk, sahaya en iyi kadro ile çıkmayı planladıklarını ve oyuncularına güven duyduğunu belirtti.

'YİNE ENTERESAN ŞEYLER OLMAYA BAŞLADI'

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na (PFDK) sevk edilmesiyle ilgili de konuşan Okan Buruk, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yine enteresan şeyler olmaya başladı. Hem benim hem de Batshuayi’yin PFDK’ya sevki çok enteresan. Saha kenarındaydım. Hakemle bir diyaloğum olsaydı bana kart gösterirdi. Gözlemci vardı. Dördüncü hakem vardı. Koridorda bir şey yok, dışarıda bir şey yok, saha içinde gördüğüm bir kart yok. Benim aldığım bilgi, daha pazar gününden itibaren Beşiktaşlı ve Fenerbahçeli yöneticilerin bana ceza aldırmak için çaba sarf ettikleri ve bunun için federasyona gidip görüşmeler yaptıkları üzerineydi. Bu bilgiyi pazar günü almıştım. Tabii ki buna çok inanmadım. Dün baktığımızda böyle bir ceza sevki açıklandı. Bana enteresan geliyor.

Hakemi tehdit etmem için benim hakemle bir diyaloğun olması lazım. Hakemin karşımda olması lazım. Karşımda olmayan birini ben tehdit edemem. Basın kanalıyla tahdit etme gibi bir şey de olmadı. Bunların önü arkası olmayan kayıtlar. Hangi pozisyon için konuştuğunuz belli değil. Yanlış penaltı mı, doğru verilen penaltı için mi konuştunuz… Burada kendi kendine söylenmeniz bile artık bundan sonra Türkiye’de tüm takımlar ve teknik adamlar için bir ceza maddesi olarak ortaya çıkacaktır. Bundan sonra her konuşma potansiyel PFDK sevki olarak karşınıza çıkacak. Bunu demek istiyorlar. Hakemi tehdit etmem için onunla iletişimimin olması lazım. Hakemle iletişimimin olmadığı, beni duymadığı bir pozisyonda siz beni bu görüntü üstünden sevk edemezsiniz. Bu, hukuka aykırı.

Ben tabii ki TFF’ye güveniyorum. Oradaki kurulların işini en iyi şekilde yapacağına inanıyorum. Ne karar verirlerse ona da saygı duyuyorum. Benim ve takımım için en önemlisi tabii ki sahada olmam. Benim sahada olmamı istemeyenlere bu kararı aldırmak isteyenlere de bu kararla izin verilecekse benim ekibim var, futbolcularım var. Taraftarımız var. Her türlü bu işin arkasında olacağız. Hem benim hem Michy Batshuayi’nin sevki hiç yaşanmamış şeylerden biri. Bu başlıyorsa bunun devamının her oyuncu için gelmesi lazım. Bundan önce bu yapılmadı. Kamera görüntülerinde bire bir hakem tehdit edildi. Yüz yüzeyken yapılan tehditleri hatırlıyorsunuz. Gördük. Küfürleri, saldırmaları, adam dövmeleri, yandaş dövmeleri gördük. Bunların hiçbirinde bir şey yapılmadı. Kimse ceza almadı. Sadece bizim özelimizde bu yapılacaksa üzücü bir şey olacak."