Saygı Öztürk: Kılıçdaroğlu, yol arkadaşlarını bırakmıyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Hak, hukuk, adalet” diye diye Ankara'dan İstanbul'a yürümüştü. Konuya ilgili duyup araştıranlar, “Ergenekon”, “Balyoz” gibi soruşturma ve davaların “Kumpas” olduğunu ilk günden biliyordu. Kılıçdaroğlu, dün partisinin ilk grup toplantısında Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) Hatay Milletvekili seçilen, ancak halen cezaevinde tutulan Can Atalay'ın serbest bırakılmamasını eleştirdi.

Kılıçdaroğlu “Ergenekon”, “Balyoz” başta olmak üzere haksız, hukuksuz davaları nasıl gündemde tuttuysa, tutuklu ve hükümlülerini nasıl yalnız bırakmadıysa, Can Atalay'ı da yalnız bırakmayacak, her fırsatta onun durumunu konuşacaktır.

DOSYA SAVCILIKTA

Can Atalay, Gezi Parkı'na AVM yapılması girişimine karşı kurulan Taksim Dayanışması'nın avukatlığını yürüttü. Gezi Davası'nda sanık olarak davaya dahil edilip gözaltına alındı. Yargılandığı ilk davadan beraat etti. “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. 25 Nisan 2022'de yapılan duruşmada 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezası İstinafta onandı. Ancak bir de bunun Yargıtay aşaması var. Nitekim, Can Atalay'ın avukatı, davayı Yargıtay'a taşıdı. Dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na geldi. Görevlendirilen Yargıtay savcısı dosyayı inceliyor. Bir hafta-10 gün içinde “Tebliğname”yi hazırlamış olacak.

Yargıtay Savcısının, dosya ile ilgili görüşü son derece önemli. Çünkü, genel uygulamaya bakılırsa, savcılığın hazırladığı tebliğname doğrultusunda mahkeme karar veriyor. O yüzden savcılar kılı kırk yarıp tebliğnameyi hazırlıyor. Yani, Atalay'ın cezası Yargıtay'da onanmadığı için yasaya göre halen “Sanık” durumunda.

Aytunç Erkin yazdı: Kılıçdaroğlu yol haritasını haftaya detaylandıracak

ÖNE ALMA YETKİSİ

Konuştuğum yetkililer, dosyanın Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne geleceğini söylediler. Yargıtay'da bir dava dosyasının sonuçlanması en az bir yıl. Bu durumda, Can Atalay davası sonuçlanana kadar cezaevinde tutulacak mı? İşte, burada mahkeme başkanının, sanıklardan birisinin milletvekili seçilmesini dikkate alıp  “Dosyanın aciliyeti” nedeniyle öne alma yetkisi var.

Yani, Can Atalay dosyası diğer davalara göre erken sonuçlandırılacak. Buna da mahkeme başkanı karar verecek. Yargıtay'ın ilgili dairesindeki genel görüş, dosyanın kendilerine ulaşmasından sonra öncelikle sonuçlandırılması yönünde olduğunu da belirtelim.

İMAMOĞLU DAVASI

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nı soruşturmalarla, davalarla yıldırmak istiyorlar. Belediyeden mülkiye müfettişleri eksik olmuyor. Her işlem didik didik edilip oradan “Bir suç çıkarabilir miyiz” yaklaşımıyla hareket edildiği belirtiliyor.

Önceki İçişleri Bakanı, 2021 yılında yaptığı açıklamada, belediyede 557 terörist, terörle iltisaklı kişiler bulunduğunu açıklamıştı. Peki, terörle mücadele eden bir bakanlığın başı olarak bu kişiler için görevden alma yetkin olmasına rağmen niçin birisine bile dokunmadın.

Mülkiye Teftiş Kurulu Yönetmeliği'nin 36. maddesi, “Tehlikeli” durumlarda bu kişilerin soruşturmanın hemen başında açığa alınmasını öngörüyor. Ancak açığa alınan kimse olmadığı gibi, tam üç kez bakanlığa, “Şu teröristler, terör iltisaklıları kimse isimlerini bize bildirin de gereğini yapalım” yazıları yazıldı. Ancak, İçişleri Bakanı cevap verme gereği bile duymadı. Ama ne yaptı, aynı konuda bir yıl sonra yine açıklama yapıp İmamoğlu'nu suçladı.

Söz Ekrem İmamoğlu'ndan açılmışken, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemiyle ilgili olarak Perşembe günü saat 14.00'de Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 6 belediye görevlisiyle yargılanacak. İmamoğlu, her yönden kuşatma altına alınıyor. İlk duruşmaya İmamoğlu katılmayacak.

Aytunç Erkin yazdı: İmamoğlu ile Özel İstanbul’da buluştu

SİYASET HAREKETLİ

Siyasette hareketlilik sürüyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ağır eleştirilerle karşı karşıya olmasına rağmen, kimseye saygısını bozmadan cevap vermeye çalışıyor. Kılıçdaroğlu'nun derhal istifasını isteyen bir kesim var. Görünen, Kılıçdaroğlu'nun istifa etmek gibi bir niyetinin olmadığıdır. Dün bu köşede, Kılıçdaroğlu'nun gemiyi limana sağlam getireceğini, gemiyi ilk terk eden olmayacağını belirtmiştim. Kılıçdaroğlu da, bugün benzer açıklamalarda bulundu. Bu sözlerinin anlamı, istifa etmek, partiden ayrılmak gibi bir niyetinin olmadığıdır. CHP ilçe kongresi delege seçimleri ile ilçe ve il kongreleri takvimini işletiyor.

Bütün kongreler 15 Ekim 2023 Pazar akşamı bitecek. Olağan kurultay, il kongrelerinin bitiminin ardından Parti Meclisi'nin belirleyeceği tarihte yapılacak. “Neden, ilçe, il kongreleri daha erken bitirilmiyor?” denilebilir. Ancak yasal bekleme, itiraz, itirazları sonuçlandırmak için süreler var. Hemen hiç boşluk bırakılmadan o süreler dolduruldu ve 15 Ekim'de kongrelerin tamamlanabildiği ortaya çıktı.

YOLA DEVAM

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, seçim çalışmalarını hazırlayan Zeynel Emre'ye, çalışmaların en erken biçimde sonuçlandırılması ve takvimde boşluk bırakılması yönünde talimatı oldu. Ancak yasal zorunluluklar nedeniyle kongre takvimi 15 Ekim'e uzamış oldu. Bu konuda kimse Kılıçdaroğlu'nu suçlamasın, gerçek durum bu.

CHP'nin grup toplantısındaki hava Kılıçdaroğlu ile yola devam edilmesi yönünde. Bunu alkışlardan, sevgi gösterilerinden ve bakışlardan da anlayabiliyorsunuz. Kılıçdaroğlu yol arkadaşlarını bırakmıyor, değişim olacaksa, bunun kendi bilgisi dahilinde olacağının mesajını da alkışlar arasında verdi.