Barış Derneği neden kapatıldı?

Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde resmen tanınan Dünya Barış Konseyi’nin yürütme kurulu üyesi Barış Derneği, faaliyetleri durdurulan 370 dernek arasında yer alıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün bir açılışta yaptığı...

Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde resmen tanınan Dünya Barış Konseyi’nin yürütme kurulu üyesi Barış Derneği, faaliyetleri durdurulan 370 dernek arasında yer alıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün bir açılışta yaptığı konuşmada derneklerin kapatılmasına ilişkin, "Vurduk kilidi, gitti. Hadi bakalım açın da görelim'' dedi. Dernek tarafından yapılan açıklamada ise, barış mücadelesinin hükümet kararlarına tabii olmadığı belirtildi.

Barış Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aydemir Güler, Sputnik’e yaptığı değerlendirmede 370 derneğin kapatılmasıyla ilgili kararı alan makam konusunda kuşkular olduğunu belirterek, her durumda ortada bir olağanüstü hal kararnamesi olmadığına dikkat çekti.

DERNEKLERİ İÇ İŞLERİ BAKANLIĞI AÇIP KAPAMA YETKİSİNE SAHİP Mİ?

Buna rağmen derneklerin faaliyetlerinin durdurulduğunu ifade eden Güler, "Demek istiyorlar ki, olağanüstü hal uygulaması devam etsin veya etmesin, artık Türkiye’de İçişleri Bakanlığı veya valilik yani idari makam, dernek faaliyetlerinin sürüp sürmeyeceğine karar verme yetkisine sahiptir. Bu başlı başına son derece ciddi bir değişim. Eğer yaptıklarının farkındalarsa gerçekten, yani olağanüstü hali, olağanüstü hal kararnameleriyle ve onların da parlamento onayından geçmesiyle sürdürmek başka bir şeydir; ''Biz bundan sonra kararname yoluna başvurmadan bu tür kapatma, izin verme, durdurma, nereden aldığımızın kimse tarafından sorgulanmadığı bir takım yetkilerle hareket edeceğiz’ diyorlarsa bu başka bir şeydir. Şu anki görüntü, ikinci doğrultuda. Dolayısıyla, iktidar sarhoşluğu içinde ne yaptıklarının farkında gerçekten olmayabilirler. Bunun önemli bir ihtimal olduğunu düşünüyorum. Ama durum böyle değil de, bilinçli olarak bir mesaj veriliyorsa, bu Türkiye’de rejimin değişiminde çok köklü bir adımın daha atılması anlamına geliyor. Çünkü bu faaliyet durdurma kararlarının olağanüstü hal hukukuyla şu ana kadar bağlantılandırılmadığını görüyoruz'' dedi.

TERÖR ARTIK BAHANE OLDU

Derneklerin kapatılması ve 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana alınan pek çok kararın gerekçesinin ''terör örgütüyle bağlantı’ olarak açıklandığına dikkat çeken Güler, bunun dava açılmasını gerektiren bir suçlama olduğunun altını çizerek, “Son derece abuk sabuk bir uygulama. Terör örgütü üyesi olmak, onun faaliyetlerine katılmak her halde bir suçtur ve o kişinin görevden alınmasıyla yetinilemeyecek bir suçtur. Bunun soruşturulması, dava açılması gerekir. Bütün bunlar yapılmıyor, görevden alınıyor. Dolayısıyla terör örgütü bağlantısı hatta üyeliği suçlaması, terim ne kadar dramatik bir terim olsa bile, bütün ciddiyetini Türkiye’de kaybetmiş durumda. Türkiye’de on binlerce insan var. Devlet onlara diyor ki, sen terör örgütü üyesisin ama aynı devlet hiçbir şey yapmıyor görevden almaktan başka. Bu çok ucuz bir propaganda aracına, bir karalama kampanyasına dönüştü ve o kadar ucuz ki artık inandırıcılığı yok'' ifadelerini kullandı.

Barış Derneği, 1950’de Türk Barışseverler Cemiyeti olarak yola çıktı ve kapatıldı. 1977’de Türkiye Barış Komiteleri Derneği olarak yeniden faaliyetlerine başlasa da, bu kez cunta yönetiminin tarafından ikinci kez kapatıldı ve 2003 yılında, Barış Derneği olarak tekrar yola çıktı. Güler, derneğin ilk kez ''terör örgütüyle bağlantı’ iddiasıyla kapatıldığını, 1950’lerde Türk Barışseverler Cemiyeti’nin Kore Savaşı’na karşı çıktığı için; ikincisinde ise nükleer savaşa karşı çıktığı, Kıbrıs politikasında farklı şeyler söylediği, Türkiye’de düzen dışı aydın hareketinin çok önemli bir mevzisi haline geldiği için faaliyetlerine son verildiğini belirtti.

BİZİ NEDEN KAPATTINIZ: SURİYE'DE YÜRÜTTÜĞÜNÜZ KİRLİ OPERASYONA KARŞI ÇIKTIĞIMIZ İÇİN Mİ?

Güler, “Biz isteriz ki, eğer Barış Derneği’nin faaliyetini durdurma ihtiyacı duyuyorsa siyasi iktidar, bunu gerekçeleriyle beraber önümüze getirsin. ''Şu nedenle sizi suçluyoruz’ desin, biz de görelim nükleer savaşa karşı çıktığımız için mi, NATO üyeliğine karşı çıktığımız için mi, AKP iktidarının Suriye’de yürüttüğü kirli operasyonları deşifre ettiğimiz için mi? Neyle suçlandığımızı biz de anlayalım. Bunu istiyoruz ve bunu talep edeceğiz iktidardan'' ifadelerini kullandı.

Barış Derneği’nin kapatılmasının dernek tarafından yürütülen mücadelenin durması anlamına gelemeyeceğini vurgulayan Güler “Hukuken, biçimsel olarak mümkündür ama o mücadelelerin durdurulması mümkün değildir'' dedi. Güler karara karşı siyasi ve hukuki yollardan haklarını arayacaklarının da altını çizdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

Ankara'nın 40 senedir bitmeyen oteli satıldı: Yeni sahibi çok tanıdık bir isim!
Sadece o şehirde bulunuyor, ‘Osmanlı domatesi’ deniyor: 22 çeşidi 250 bin tane bulunuyor!
129 senedir şifa dağıtıyor fakat kimse bilmiyor! Dünyanın en şifalı suyu oradan fışkırıyor
Hatay’da hak sahipliği itirazları için 15 gün süre tanındı
Modanın odağı: Met Gala gecesi heyecanı! Birbirinden ünlü markalar göz kamaştıracak!