AB, İngiltere, ABD ve NATO’nun oyuncağı haline gelen Zelinski ile ‘Yeni Çar’ olma heveslisi diktatör Putin tüm dünyayı ateşe atıyor. Rusya’nın ‘Tek Adam’ı Putin, ülkesinde demokrasinin kırıntısını bile bırakmadığı için, artık kendisine ‘Dur’ diyecek tek bir kişi veya kurum bile yok!
Putin, istediği her kararı alıyor ve uygulatıyor!
Putin, ABD ve NATO’nun başını çektiği ‘savaş oyunu’ Zelinski gibi piyonların da desteğiyle sahneye konuluyor. Ancak bu kanlı oyun, milyonlarca insanı derinden etkiliyor. Halklar arasına düşmanlık tohumları ekiliyor. Çocuklar, kadınlar, askerler ve suçu günahı olmayan insanlar Putin ile Zelinski’nin hırsı yüzünden ölüyor. Silah tüccarları ise karlarına kar katıyor.
Olan ise yine halklara oluyor; Ukrayna halkı, Rus tanklarının altında inim inim inliyor! Savaş karşıtı Rus halkı ise yaptırım adı altında düşman haline getiriliyor!
O KAVRAMI HATIRLADIM…
Yeni Nazilerin de desteğini alan Zelinski ise ülkesini bir savaş örgütü olan ve emperyalistlerin çıkarını koruyan NATO’nun hizmetine sokmaya çalışıyor. Zelinski, ülkesinin “tam bağımsızlığını istemek’’ yerine, Ukrayna’yı Amerikan askerlerini postalları altına ezdirmek istiyor! Buna da “özgürlükçülük’’ deniliyor!
Zelinski’nin bu tavrını alkışlayan liberalleri gördükçe, uzun bir süredir kullanmadığımız bir kavram aklıma geliyor: “Kullanışlı Aptallar…”
Hatırlarsanız, bu kavram AKP ile FETÖ’nün birlikte organize ettiği kumpaslara alet olan bazı gazeteciler tarafından “kendilerini tarif etmek için’’ kullanılmış ve epey bir süre gündemde kalmıştı. AKP ve FETÖ’nün kendilerini kullandığını kabul eden bir kısım liberal, ‘’Kullanışlı Aptal’’ olduklarını itiraf etmişlerdi.
GEÇMİŞE BAKSALARDI…
Şu sıralar, ülkesinde demokratik hiçbir teamülü yerine getirmeyen NATO’cu, Amerikancı Zelinski için kendisini parçalayan sözde liberalleri gördükçe, “Acaba tarihten hiç mi ders almıyorlar?” diye düşünüyorum. Sanırım ders almış olsalar, Rusya – Ukrayna savaşının sebeplerini tahlil eden ve ortaya somut durumun fotoğrafını koyan sosyalist aydınları “Putinci – Rusçu’’ ilan etmezlerdi!
Aslında yaptıkları şey çok basit ve ‘’aptalca…’’
Sol ve sosyalist kesimler, diktatör Putin’i haklı görmüyor! Putin’i en sert sözlerle eleştiriyor! Putin’in yayılmacılığını, diktatörce tutumlarını ve Çar olma hevesini en ağır sözlerle eleştiriyor. Aynı eleştiriler, Yeni Nazilerin desteğini alan, ülkesindeki muhalif TV’leri kapatan, Rusların seçime girmesine engel olan ve oligarkların hizmetine giren Zelinski’ye de yöneltiliyor.
HEPSİ AMERİKAN HAYRANI
Bu ‘’kullanışlı aptallar’’ ise sol ve sosyalist kesimin Putin’e yönelik tutumunu yok sayıyor; Zelinski’nin eleştirilmesine ise karşı çıkıyor.
Kendi Amerikancılıklarını ve NATO’culuklarını gizlemek için sosyalistleri ‘’Putinci – Rusçu’’ ilan ediyorlar. Böylece, Zelinski ve yönetiminin insan hakları ihlallerini görmezden gelmeye ve perdelemeye çalışıyorlar. Aslında yaptıkları Amerikancılıktan başka bir şey değil! Bu aptallıklarını demagojilerle örtmeye
çalışıyorlar.
NE PUTİN NE ZELİNSKİ!
Zihinleri hiçbir zaman “bağımsız’’ olmadığı için, sırtlarını mutlaka bir güce yaslama ihtiyacı duyan bu kesimler, sosyalistlerin “Bu savaşın haklı bir tarafı yok’’ tavrı karşısında, solu da ‘’ABD’ci, NATO’cu ve Zelinski’ci’’ olmaya zorluyorlar. Oysa ki; sol ve sosyalist kesimler, en baştan beri ‘’bağımsızlık’’tan yana tavır koyuyorlar.
İnsanlık açısından ne hazin bir durum…
Bir yanda Putin’in yayılmacı hevesleri ve kural tanımaz savaşı, diğer yanda ise Amerikan hayranı, otoriter, ‘tekçi’ ve nasıl seçildiği hala tartışmalı olan Zelinski’nin kaderini belirlediği milyonlarca insan… Ve herkesi bu haksız savaşın tarafı olmaya zorlayan sözde liberaller…
Zelinski’nin Putin’in de desteğiyle ülkesini ateşe atması ve Ukrayna’yı “kuralı olmayan’’ anlamına gelen Hibrit Savaş’ın cephesi haline getirmesine tek söz edemeyen sözde liberaller, insanlık tarihinin utanç sayfalarına yazılıyorlar…
Ne ABD! Ne Rusya!
Ne Putin, ne Zelinski!
Yaşasın Tam Bağımsız Ukrayna…
Yaşasın Halkların Kardeşliği!