Dört sene önce yayın hayatına başlayan Çukur 7 Haziran akşamı Show TV ekranlarında son kez seyircisinin karşısına çıktı.Geçen hafta final yapan Çukur dizisi, pek çok ilki ve unutulmaz sahneleriyle Türk dizi tarihinin en iyileri arasında yerini aldı. Ay Yapım imzalı dizi sona erdi ancak etkisi hala sürüyor.
Son olarak Aras Bulut İynemli'den dizinin bitmesine üzülen hayranları çok sevindirecek bir haber geldi. Twitter dün akşam hesabından yaptığı teşekkür paylaşımında sadece bir kelime olarak ipucu veren İynemli, Çukur'un belgesel olacağını duyurdu. İşte o açıklama:
“Biraz beklemek istedim. Özellikle bugünü bekledim, veda etmek zor geldi. Çukur… Dört koca yıl… Her hafta… Güzel, değerli ve uzun yol. Yol önemlidir insan hayatında. Her zaman hikayelerin gücüne inandım.
Hikayelere hizmet etmek en değerli isteğim oldu. Biz öyle bir hikayede buluştuk ki hepimizi içine aldı. Herkes ‘Böyle ekip, böyle hikaye nasip olmaz’ diye var olduk içinde… O yüzden iyi ki varsın, teşekkür ederim… Gökhan Horzum…
Duygularımı söze dökmekte o kadar zorlanıyorum ki keşke biraz bir şey öğretseydin, kalbim yerinden çıkacak ne yazacağım diye… Ya Sidi dinliyorum; bu kadar oluyor. Sinan abi, abiliğin, öğretmenliğin, işine aşkınla yaklaşımın ve arkadaşlığın için teşekkür ederim sana…
Sinan Öztürk… Öyle bir oyuncu ekibi oldu ki, of… Sözüm yok. Söz söylemeye haddim yok… Neler öğrendim, neler deneyimledim bir bilseniz…
İyi ki canım meslektaşlarım, ablalarım, abilerim, kardeşlerim, arkadaşlarım (Hem de canım arkadaşlarım) iyi ki siz…
Ekip, ekip, ekip… Her şey burada gizli sanki… Ekip olabilmek de…
O yüzden; ‘Aile her şeydir.’ Eğlence, stres, hüzün, çokça yorgunluk ve çokça sevgi ama ‘3-2-1 kayıt’ dendiğinde; herkes içinde… Hem de bütün yüreğiyle…
O kadar özel ki… Ekip, her şeydir de aynı zamanda…
Bu ekibin arkasında her daim duran, kalitesinden ödün vermeyen her şeyiyle ilgilenen bir yapımcımız… Kerem Çatay… Çok teşekkürler… Desteğiyle SHOW TV’ye teşekkürler…
Canlılığıyla, acısıyla, sevinciyle, stresiyle, keyfiyle, zorluluğuyla, başarısıyla ve hatalarıyla öyle dolu 4 sene ki…
İyi ki ya! Çok değerli, çok özel, her zaman var olacak bir yerlerde… Peki, her şeyiyle yaptık biz bu hikayeyi.
Anlattık, seyirciye geçmese, o hikayeyi paylaşmazsak bir anlamı olur mu? Kesinlikle olmazdı… Bizlerle bu hikayeyi paylaşan, izleyen, anlatan, yaşayan herkese çok teşekkürler… Ve hayali arkadaşım Yamaç Koçovalı…
Kendine iyi bak! Öyle mi? (Yazarken gözlerim dolu, belgeselde nasıl anlatacağım?) – Belgesel mi var? – Oba… Şükürler olsun..."