Ekrem İmamoğlu: Bu şehre en büyük tehdit olan Kanal İstanbul'u 16 milyonla bertaraf edeceğiz

“Siyasi hesapları değil, vatandaşın çıkarını önde tutarsak..."

İBB, günlük 4 bin metreküp atık artıma kapasitesiyle, kategorisinde Avrupa’nın en büyüğü olan Silivri Seymen Çöp Sızıntı Suyu Arıtma Tesisi’ni İstanbul’a kazandırdı. Tesisi birlikte açan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, yapılan hizmetlerin siyasi partilere değil, vatandaşlara ait olduğu görüşüne vurgu yaptı. “21. yüzyıla yakışan bir şehir olmayı başaracağız” diyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Kentsel, çevresel, sosyal risk ve tehlikelere karşı vatandaşımızı bilinçlendirerek, hep birlikte mücadele etmek istiyoruz. O bakımdan; İstanbul'un belki de en büyük tehdidi olan, siyasal bir kısım buluşmalarda, ihmal etmeksizin, ‘Kanal İstanbul’ ismini anan herkese de buradan sesleniyorum: Bu riski de milletçe, 16 milyon İstanbulluyla bertaraf edeceğiz. İstanbul'un hafızasından ve gündeminden bunu kaldıracağız” şeklinde konuştu.

Şile Kömürcüoda'da da benzer bir tesis inşa edeceklerinin müjdesini veren İmamoğlu, “Arkadaşlarımla konuştuğum üzere; buradaki gibi bir imalat süresi değil, bir yılı biraz aşkın bir imalat süresiyle, oradaki bu sorunu da sıfırlamış olacağız” ifadelerini kullandı.

Silivri Seymen Çöp Sızıntı Suyu Arıtma Tesisi’ni İstanbul’a kazandırıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında, günlük 4 bin metreküp atık artıma kapasitesiyle, kategorisinde Avrupa’nın en büyüğü olacak Silivri Seymen Çöp Sızıntı Suyu Arıtma Tesisi’ni İstanbul’a kazandırdı. Çevreyi, tarım alanlarını ve yer altı sularını koruyan çevre dostu proje, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından hizmete açıldı. İmamoğlu, Büyükkılıçlı Mahallesi’nde hizmete giren dev tesisin açılışında bir konuşma yaptı.

“İstanbul'un dere yataklarının daha fazla yapılaşmasına izin vermemek, korumak, geliştirmek ve özellikle yeşil alanlarıyla yaşam vadilerine dönüştürme meselesini çok önemsiyoruz.  Bunun için yoğun bir çaba içerisindeyiz” diyen İmamoğlu, bu kapsamda Silivri Boğluca Yaşam Vadisi'nin birinci ve ikinci etaplarını açtıklarını hatırlattı. Vadinin 3 ve 4. etaplarını ise Silivri Belediyesi tarafından tamamlanacağını aktaran İmamoğlu, “Şöyle bir durum var: Boğluca Yaşam Vadisi'nin yarısını bir partinin mensubu olan bir belediye yapmış olacak. Diğer bölümü de başka bir partinin mensubu olduğu Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmış olacak. Peki şöyle mi olacak? Yani yarısını o partinin mensubu olan vatandaşlar kullanacak, diğer yarısını da başka partinin mensubu olan vatandaşlar mı kullanacak? Hayır. O bakımdan tam da bu anlamda Silivri Belediyemizin sağduyulu davranışı, iş birliği yapması ve beraber iş üretmek kabiliyetini ortaya koyarak, bizimle beraber masada düşünerek, paylaşımda bulunmasını takdirle karşılıyor ve değerli buluyorum. Hepinizin huzurundan Sayın Başkan'a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Siyasi hesapları değil, vatandaşın çıkarını önde tutarsak..."

Hemen her alanda, her ilçe belediyesiyle benzer iş birliklerine açık olduklarının altını çizen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Çünkü siyasi hesapların değil, vatandaşımızın çıkarlarının önde tutulduğu bir süreci var edersek, işte o zaman vatandaşımız kazançlı çıkar, milletimiz kazançlı çıkar. Memleketimiz, yöremiz, ilçemiz, İstanbul'umuz ve Türkiye'miz kazançlı çıkar. Bizlerin bugün ortaya koyduğu hizmetler, lakin bunun adı Silivri olsun, lakin Büyükşehir Belediyemiz olsun, lakin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizin hükümeti olsun; ortaya konan çalışmalar, faydalı iş birlikleri, projeler, üretimler milletimize aittir. Vatandaşımıza aittir. Bir siyasi partinin projesi olamaz. Siyasi partiler, süreçlere dair araçtır. Bizler, sürece iyi hizmet yapmak zorunda olan, vatandaşlarımızın takdirleriyle seçilmiş insanlarız. Vatandaşların vergileriyle yapılan her projenin sahibi de net olarak vatandaşımızdır. Bunu hepimiz, böyle kabul edeceğiz. Yöneticilerin kendi farklarını ortaya koyacakları alan ise, işin yapılma biçimiyle ilgilidir. O, kabiliyet tarafında kendini ortaya koyar iş birliği süreci yöneterek. Kamu bütçesini zarara uğratarak mı yaptın? Doğru mu yaptın? Zamanında mı yaptın? Ya da işi bilimsel olarak mı yürüttün? Eksik kusurlu mu yaptın? Ya da 1 yıllık işi, 5 yılda mı yaptın? Bunlara bakmak gerekir.”

“Projeyi yüzde 3 bitirilme oranıyla teslime aldık"

Açılışını yaptıkları projeyle ilgili konuşan İmamoğlu, “Bu proje, önceki dönem hazırlanmış, projelendirilmiş, 2018 başında başlatılmış ve sözleşmeye göre de 32 ayda bitirilmesi gereken bir projedir. Ama biz, 2019’da, yarı süresinden daha fazlası geçtiği bir dönemde, ne yazık ki bu projeyi yüzde 3 bitirilme oranıyla teslim aldık. Yani biz göreve geldiğimizde, sahanın kısım hafriyatı alınmıştı” bilgilerini paylaştı. İstanbul gibi bir metropolde, projelerin geciktirilmesinin veya yapılamamasının bedelinin ne kadar ağır olduğunu bir bilen yönetim olduklarının altını çizen İmamoğlu, “Süreci hassasiyetle ele aldık. Bugünkü noktaya getirdik. Ve ileri seviyede bir arıtma teknolojisine sahip projeyi hayata geçirmenin gururunu yaşıyoruz” dedi. Tesisin kendi kategorisinde Avrupa’nın en büyük çöp sızıntı suyu arıtma tesisi olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Volkan Bey, çok can alıcı bir noktaya değindi. İstanbul'da ilçe belediyeleriyle başlayan evsel atık toplama sürecinin aşamalarından bahsetti. Kesinlikle dünyanın varmak istediği nokta, sıfır atık düzeyine ülkelerin, şehirlerin erişmesidir” diye konuştu.

Şile kömürcüoda müjdesi

Kentin Anadolu yakasında bulunan Şile Kömürcüoda'daki çöp depolama alanında da benzer bir tesisin inşasına hızlıca başlayacaklarını duyuran İmamoğlu, “Arkadaşlarımla konuştuğum üzere; buradaki gibi bir imalat süresi değil, bir yılı biraz aşkın bir imalat süresiyle, oradaki bu sorunu da sıfırlamış olacağız. Kömürcüoda, yıllardır var. Oradaki çöp sızıntı suyu sorunu, sadece orada lokal bir alanda kalmıyor. Burada olduğu gibi, denize kadar etraftaki doğayı kirleten bir kavramı Kömürcüoda'da da bertaraf edebilmenin inşallah gururunu yaşayıp, Anadolu Yakası'nda da sorunu sıfırlamış olacağız. Bütün bunlar, İstanbul gibi atıkların yüzde 68’inin ne yazık ki düzenli depolama yöntemleriyle bertaraf edilmesi yönteminin ortaya konduğu bir şehirde, önemli yatırımlar. Biz de yönümüzü sıfır atağa doğru çevirmiş bir şehir olarak, umuyorum ki çok hızlı hareketlerle 21. yüzyıla yakışan bir şehir olmayı başaracağız” ifadelerini kullandı. İstanbul’un bu anlamda acelesi olduğuna ve kaybedecek bir anının bulunmadığına vurgu yapan İmamoğlu, “Her alana hızlı el atmak istiyoruz. Her konuda köklü çözümleri hayata geçirmek istiyoruz. Kentsel, çevresel, sosyal risk ve tehlikelere karşı vatandaşımızı bilinçlendirerek, hep birlikte mücadele etmek istiyoruz. O bakımdan; İstanbul'un belki de en büyük tehdidi olan, siyasal bir kısım buluşmalarda, ihmal etmeksizin, ‘Kanal İstanbul’ ismini anan herkese de buradan sesleniyorum: Bu riski de milletçe, 16 milyon İstanbulluyla bertaraf edeceğiz. İstanbul'un hafızasından ve gündeminden bunu kaldıracağız” şeklinde konuştu..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.