“Emre Kongar Seçkisiyle NUTUK'' kitabı yakında yayınlanacak denilince şöyle düşünmüştüm:
“Bu iş Emre'nin kalitesine ve kalibresine uygun bir çalışma değil. Ama bir bildiği vardır. Yoksa o, Nutuk gibi gerçekten dev bir eserin içinden birkaç parça seçip yayınlanmasını isteyemez" demiştim kendi kendime.
Derlemelere karşı bir allerjim var. Beni yetiştirenlerden ünlü Tarihçi-Oryantalist Bertold Spuler (1911-1990), ki gerçek bir dahi idi, derlemelerden nefret eder, bir derlemeyi kaynaklarının içine alan doktora öğrencilerini azarlardı.
Allerjim rahmetli hocadan geliyor (inatla “Toprağı bol olsun'' demiyorum. Nedir bu ayrımcılık. Ölen herkes, varsa, Tanrı'nın rahmetini alır. Çünkü insanı o yarattı !!)
Haklı olduğu pek çok nokta vardı: Bunları da tam bir bilim insanı olarak kanıtlar, herkes de susardı. Elbette haklıydı; derlemenin ölçüsü nedir? Çok sübjektiftir...
“Emre Kongar Seçkisiyle NUTUK'' kitabı çıkınca derhal satın aldım ve hemen saldırdım üzerine:
Gece başladım, sabah bitirdim.
Yukarıda belirttiğim düşüncelerimi ve kaygılarımı seve seve geri alıyorum.
Bir derleme bu kadar mükemmel olabilir mi?
Aslında Emre Kongar bu büyük yapıtın ruhunu okumuş...
Gazi'mizin kimi zaman çok mütevazı, kimi zaman -haklı olarak- bir hayli böbürlendiği satırları arasında gizli olan ana temayı yakalamış.
Nutku basit bir polemik, bir basit siyasal hesaplaşma olarak görenleri utandıracak bir üslupla, her açıdan onun eseri olan devrimimizi tam bir sosyolog uzmanlığı ile yorumlamış.
Bu nedenle bu yapıt, bir seçki dizisi değil, mükemmel bir yorumdur.