Konya ve Kayseri’ye gidecek Davutoğlu ve Gül’e karşı kampanya açacakmış. ‘Hainlere’ karşı yeni bir cephe açacak, en iyi müdafaa olarak hücuma geçecekmiş. Bunu yaptığı an Erdoğan’ın bitişi netleşir, gidişi hızlanır. Çünkü bu Erdoğan’ın kendi saflarında açtığı bir savaştır, ‘Ümmet’ içinde yeni bir cephedir.
Oda Tv yazarlarından Kerem Çalışkan AKP içerisindeki kavgayı yazdı. "Konya ve Kayseri’ye gidecek Davutoğlu ve Gül’e karşı kampanya açacakmış. ‘Hainlere’ karşı yeni bir cephe açacak, en iyi müdafaa olarak hücuma geçecekmiş." diyen Çalışkan, Erdoğan’ın kendi saflarında açtığı bir savaşı ‘Ümmet’ içinde yeni bir cephe olarak değerlendirdi.
Kerem Çalışkan'ın 'Erdoğan tahtını korumak için AKP’de ‘iç savaş’ başlatıyor' başlıklı yazısı şöyle:
Konya ve Kayseri’ye gidecek Davutoğlu ve Gül’e karşı kampanya açacakmış. ‘Hainlere’ karşı yeni bir cephe açacak, en iyi müdafaa olarak hücuma geçecekmiş.
Bunu yaptığı an Erdoğan’ın bitişi netleşir, gidişi hızlanır. Çünkü bu Erdoğan’ın kendi saflarında açtığı bir savaştır, ‘Ümmet’ içinde yeni bir cephedir.
‘Münafıklara’ karşı tarihte açılan her savaş
‘Münafıklara’ karşı tarihte açılan her savaş ‘inananlar’ cephesinde sarsıntı ve kopma yaratır. Oyları zaten yüzde 50’nin altına hızla kayan Erdoğan, bu yeni cephede sadece oy kaybeder. Tek bir yeni oy bile kazanamaz…
Evet, Erdoğan Gül, Babacan ve Davutoğlu tarafından ihanete uğramıştır… Sırtından hançerlenmektedir.
ERDOĞAN KENDİNİ KAYBETMEYE PROGRAMLAMIŞTIR
‘Tek Adam’ sistemini getirerek her makamı, her kararı kendine bağlaması Erdoğan’ın sonunu getirmiştir. Erdoğan kendini kaybetmeye programlamıştır.
Üstelik Atlantikçi olarak başladığı politik yaşamını Avrasyacı olarak tamamlaması da Erdoğan’ı kurtaramayacaktır!.. Çünkü İzmir, Ankara ve İstanbul seçimlerinde görüldüğü gibi millet Atlantik/Avrasya seçeneğine göre değil, ‘Tek Adam’a tepki olarak oy vermektedir.
Pazarlıkları tahtını ve Saray’ı korumak için yapmaktadır
Bundan sonra ne Avrasya, ne S-400, ne de sürekli ertelenen Doğu Fırat operasyonu Erdoğan’ı kurtarabilir.
Erdoğan’ın ABD ve Avrupa karşıtlığı üzerinden oy toplama şansı kalmamıştır. Çünkü bunların hepsini bir ‘pazarlık’ olarak yaptığı görülmüştür.
Trump ile sürekli bir şeylerin pazarlığını yapan Erdoğan halkın gözünde herhangi bir ‘şucu, bucu’yu temsil etmemektedir. Sadece pazarlıkçıdır… Ve pazarlıkları tahtını ve Saray’ı korumak için yapmaktadır.
ERDOĞAN O ZAMAN ‘TEK ADAM’ OLSA, TEZKERE GEÇMİŞTİ
Erdoğan 2002’de, AKP iktidara geldiği, Gül’ün başbakan olduğu ve kendisi henüz meclise girmediği sırada, 1 Mart 2003’te ABD’nin Türkiye’ye kabul ettirmek istediği ‘Tezkere’yi savunuyordu…
Erdoğan o sırada, bugünkü gibi ‘Tek Adam’ olsa, ABD Tezkeresi geçmiş ve 40 bin ABD askeri Diyarbakır’a yerleşmiş olacaktı. Bugün belki de Türkiye ve TSK, ‘Diyarbakır’a operasyon yapalım mı, yapmayalım mı’ diye tartışacaktı…
Yani Atlantikçi geçmişi Erdoğan’ın peşini kolay bırakmaz…
Şimdi, bazı yandaş yazarların yazdığı gibi ‘devlet aklı’ ve TSK baskısı ile S-400 ve Avrasya’ya yönelmesi Erdoğan’ın ilk seçimde kaybetmesini önleyemez. Çünkü seçimlerde S-400 ve Avrasya değil, Erdoğan oylanacaktır.
Erdoğan’ın Gül, Babacan ve Davutoğlu’nun ABD yanlısı, İngiliz valisi, Batı ajanı vs… ilan etmesi de çok işe yaramaz. Çünkü Suriye’de Esad-Rusya-İran, yani Avrasya cephesine karşı ABD-İsrail’in sahaya sürdüğü İslamcı-Cihatçı görünümlü azgın çeteleri, yıllardır destekleyen Erdoğan’dır…
Yani kaybetmeye programlanmış Tek Adam’ı…
Üstelik Rusya-İran-Esad cephesi Suriye’de savaşı kazanmasına rağmen, Erdoğan hala kişisel bir inatla, Türkiye’nin devlet menfaatlerine aykırı olarak, Esad düşmanlığını sürdürmektedir.
Erdoğan hatalı Suriye politikasının faturasını Davutoğlu veya Gül’e de kesemez… O fatura Erdoğan’ın önündedir…
Tek Adam Erdoğan ne tarafa saldırırsa saldırsın, o cephede yüzüne tutulacak her ayna yine kendini gösterecektir.
Yani kaybetmeye programlanmış Tek Adam’ı…
Kerem Çalışkan'ın Oda Tv'deki yazısına linkten ulaşabilirsiniz
Davutoğlu'ndan Demirtaş açıklaması: Ben istifa ettikten sonra tutuklandı, benim sorumluluğumda değil