Fehmi Koru yazdı: İsrail’e destek verenler “Bombalar işe yaramadı” ve “İsrail propaganda savaşını kaybetti” di

Dünyanın öndegelen medya kuruluşları da Hamas eylemini şiddetle kınayan yayınlar yanında herkesi etkileyecek görüntüler eşliğinde vakası yansıttılar.

Gazze’de İsrail’i ve tüm dünyayı şaşkınlığa uğratan Hamas eylemi üstünden iki hafta geçti. Bu iki hafta içerisinde, İsrail, aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun da bulunduğu Filistinlilerin canını alan karşı saldırılarını sürdürdü. Henüz Gazze’ye kara harekatını başlatmadı Netanyahu fakat, ansızın girişebileceği izlenimi veren açıklamalar yapmaya devam ediyor.

Genel tablo bu.

Bu tabloya ek olarak, Batı dünyası, neredeyse blok halinde, İsrail’in yanında yer aldı. ABD başkanı Joe Biden, İngiltere başbakanı Rishi Sunak ve Almanya başbakanı Olaf Scholz, ülkelerinin sorunlarını bir kenara bırakıp destek sunmak üzere İsrail’e kadar gittiler ve Netanyahu ile yan yana poz verdiler.

Dünyanın öndegelen medya kuruluşları da Hamas eylemini şiddetle kınayan yayınlar yanında herkesi etkileyecek görüntüler eşliğinde vakası yansıttılar.  

Etkilenmemek elde değil.

Konuya tek taraflı yaklaşmamaya dikkat eden gazetelerde bile, dengeyi tutturabilme çabasıyla İsrail’e hak verici yazılar da yayımlandı.

[BBC ötekilerden biraz daha dikkatli bir dil kullanmaya çalışınca, üzerine derhal ‘terör sevici’ yaftası yapıştırıldı.]

Geride bırakılan iki haftada yaşananlardan sonra, bu denli baskın desteğe sahip İsrail’in, sözcüleri ağzıyla devamlı verip durduğu, Gazze’ye kara harekatı sözünü hiç çekinmeden yerine getirmesi beklenirdi.

Beklenen olmuyor, olamıyor…

Neden acaba?

Bu soruya yanıt teşkil edecek pek çok sebep saymak mümkün fakat özellikle bir nokta öne çıkıyor.

Netanyahu yanında yer alan ülkelerde devlet erkinin başlangıcında olan siyasiler ile öndegelen medya kuruluşlarının, daha önce hemen hiçbir vakada görülmemiş oranda şiddetli desteğine rağmen, hemen her ülkede, vakası yalnızca Hamas’ın eylemi yönünden ele almaya razı olmayan, yaygın biçimde ‘Filistin davası’ diye bilinen daha yüksek bir seviyeden değerlendirerek İsrail’i şiddetle eleştiren bir karşı cephe de oluştu.

Farklı yaklaşanlar, tepkilerini destekçi ülkelerde bile İsrail karşıtı protesto gösterileriyle dışa vuruyor ve gösterilere olağanüstü büyük kalabalıklar katılıyor.

 Londra’da Filistin yanlısı gösteri.. Foto: Mail on Sunday’den..

Uluslararası şöhrete sahip, saygınlığı tartışılmaz her meslekten insanlar, -bilim insanları, sanatçılar, iş dünyasından adlar, yazarlar- İsrail’i kınayıcı ortak metinlere imza koymakta tereddüt etmediler; imzalar her geçen gün artıyor.

Devletlerinin izlediği İsrail yanlısı politikayı tasvip etmeyen siyasiler, üst düzey memurlar, diplomatlar, askerler de tepki vermeye başladılar.

Tepki istifaları oluyor.

Netanyahu’nun moral vermeye gittiği askeri birlikten tepki aldığı görüldü.

Az sayıda da olsa dünya medyasında akıntıya kapılmayan ve yaşananları daha geniş bir çerçeveden değerlendiren haber ve yorumlar yanında sosyal medyada da tepkiler giderek sele dönüştü.

İsrail her gün kendini daha az anlatabilir hale geldi.

Eylemin peşinden yayımlanan görüntülerle ilgili kuşkular oluştu. İsrail propaganda mekanizmasının camiye füze saldırısını, yanlışlığı kısa sürede ortaya çıkacak bir cür’et ile Gazzeli bir örgüte mal etmesi de, aynı kanaldan yapılan daha önceki açıklamalara kuşkuyla bakmayı getirdi.

Gazze eylemini izleyegeldiği kan dökücü politikalarını doğrulayacak bir fırsat olarak gören ve o vesileyle Gazze’yi yaşanmaz hale getirmeye kalkan İsrail, tüm bu yanlışlıkları sonucu, beklediğinin tam aksine bir havayı kendisi oluşturdu. Dünyada anti-Semitizm de yükselişte.

Yalnız İsrail bu süreçten zarar görmüyor, destekleyici ülkelerde de siyasiler kendilerini anlatmakta zorlanıyorlar. Biden, Sunak ve Scholz gibiler Netanyahu’nun yaptıklarına destek çıkmaları yüzünden hesaba çekiliyorlar.

Her gün bakmadan edemediğim tutucu iki İngiliz gazetesi –Daily Mail ve Daily Telegraph– ile Rupert Murdoch’un sahibi olduğu Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, beklediklerinin aksine bir havanın yerleştiğini fark etmeye başladılar ve bunu artık sayfalarına da yansıtıyorlar.

Dünkü Telegraph’ta uzun bir yazının başlığı şu: “Hamas nasıl oldu da İsrail karşısında propaganda savaşını kazanıyor?”

Mail’in yazarı Peter Hitchens’in yazısının başlığı da manidar: “Bombalar işe yaramadı.”

Her üç gazetede -Telegraph, Mail ve WSJ’da- Netanyahu’ya itidal tavsiyesi ön plana çıkıyor.

Biden, Sunak ve Scholz’un da itidalden yana oldukları ülkelerinin gazetelerinde haber oluyor.

Netanyahu’yu iki haftadır sözünü ettiği kara harekatına girişmekte tereddüde sevk edenin bu gelişmeler olduğunu sanıyorum.

Hiç değilse şimdilik.

‘Filistin davası’ yeniden canlanabilir; tabii bu da şartlara bağlı.

Fehmi Koru

Medya Haberleri

Haram servetin, haram paranın, evveli çok tatlı ama sonu çok acıdır
Mahkemeden Barış Terkoğlu’na özel ceza
Erdoğan 28 Şubat davası mahkumu yaşlı generallerin serbest kalmalarını sağladı, sevindim ama
AK Parti’nin ‘önce Hukuk’ demeden değişmesi hayal
Fehmi Koru: Cezalar bana Almanya’da milyonların ölümünden sorumlulara yapılan muameleyi hatırlattı