Gazeteci İsmail Akduman’ın haberine göre; 13.5 yıldır Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda görevli iki çocuk babası E.Ç. (38) aynı serviste yan yana masalarda çalıştığı L.Y.’ye (35) mesaj atıp, kurum içinde ve sokakta takip etti. Yaklaşık bir yıl süren bu olayın ardından kadın önce eşine sonra da TTSO yönetimine durumu bildirdi. Yönetim de E.Ç. hakkında hiçbir tutanak tutmazken, bir ay sonra her ikisini de çalıştığı birimleri değiştirdi. Ancak E.Ç.’nin tacizlerine devam etmesi üzerine L.Y., kendisine gönderdiği mesajları delil olarak gösterip şikayetçi oldu.
15 AY HAPİS CEZASI ALDI
Trabzon 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan genç kadın, yaşadığı olayı anlatarak şikayetçi oldu. Sanık E.Ç. ise suçlamaları kabul etmedi. Yargılama devam ederken Cumhuriyet savcısı E.Ç.’nin cezalandırılmasını talep etti ancak mahkeme karar vermedi. TTSO da, tazminatını ödeyerek E.Ç.’nin işine son verdi.
Şubat ayında işe giden genç kadın öğle saatinde bebeğini emzirmek için giderken iddialara göre kendisini Genel Sekreter Ali Rıza Kul odasına çağırdı. 4 kişinin bulunduğu odada genç kadını kişisel bilgileri iş yerinin izni olmadan kullanmakla suçlayarak, yüz kızartıcı suç işlediği gerekçesiyle tazminat ödemeden kovdu.
L.Y. işsizlik maaşı dahi alamazken, mahkeme 6 Mayıs’ta karar vererek, E.Ç.’yi taciz suçundan 15 ay 18 gün hapis cezasına çarptırdı. Daha sonrada hükmün açıklamasını geri bıraktı.
“OLAYI KAPATMAYA ÇALIŞTILAR”
Hem tacize maruz kalan hem de işini kaybeden L.Y, Sözcü’ye yaptığı açıklamada, TTSO yönetiminin olayın üstüne gitmek yerine isimleri karalanmasın diye üstünü örtmeye çalıştıklarını iddia etti.
“Biz halledeceğiz” diyerek kendisini oyalandığını ve defalarca mahkeme kapısından geri döndüğünü belirten L.Y. “Halkla İlişkiler memuru olarak görev yaptım. Bir yıl boyunca sanık, beni binanın içinde, dışarıda takip etti. Ben neredeysem oraya geliyordu. Mesajlar atıyordu.
Şubat 2020’de kendisini şikayet ettim. Bütün olayı anlattım. Yönetim kendilerinin halledeceğini söyledi ancak beni 1 ay sanıkla birbirine bitişik masalarda çalıştırdılar. Sonra da benim derecemi düşürerek sekreter yaptılar.
2 yıl bana hiç bir görev vermediler. Mobbing uyguladılar. Sanık hakkında gerekeni yapacaklarını söyleyerek beni oyaladılar. Tacizler devam edince şikayetçi oldum” dedi.
“HAMİLEYKEN BİLE TACİZ EDİLDİM”
Sanığın tacizlerinin devam ettiğini hatta ikinci çocuğuna hamileyken bile E.Ç.’ nin peşini bırakmadığını ileri süren L.Y., “Ben şikayetimi sürdürünce ve mahkemenin sanığa ceza vereceğini anlayan yönetim, bu olayla ilgili hakkında hiç bir tutanak tutmadığı E.Ç.’yi tazminatını vererek bu yılın başından işten attı.
Şubat ayında da süt iznine giderken beni Genel Sekreter Ali Rıza Kul odasına çağırdı. Odada yardımcıları ve muhasebe müdürü bulunuyordu. Burada bana, kendisinin ve eşini raporunu çaldığımı söyledi. Benim onların raporlarıyla ne işim olabilirdi ki. Suçlamayı kabul etmedim.
Ama beni yüz kızartıcı suç işlediğim gerekçesiyle kovduklarını söylediler. Ne tazminatımı verdiler ne de işsizlik maaşı alabildim. Bunlarla sonuna kadar mücadele edeceğim. İşe dönmek için dava açtım ve halen devam ediyor. Şimdi avukatları uzlaşma istiyor lakin ben kabul etmiyorum” diye ifade etti.