CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ahmet Taner Kışlalı spor salonunda CHP'nin cumhurbaşkanı adayını açıkladı.
Kılıçdaroğlu'nun satır başları şöyle:
Bugün bir yol ayrımındayız. Siyasal partilerle ittifak yapmak istiyoruz. Bu ülkede kutuplaşmaya son vermek istiyoruz. İnanç üzerinden, yaşam tarzı üzerinden, kimlik üzerinden siyaset yapılmamasını istiyoruz. Bunun için en geniş ittifakı yapmak istiyoruz. Demokrasi kültürünü geliştirmek için ittifak yapmak istiyoruz. 20 Temmuz'dan sonra kimsenin can ve mal güvenliği kalmamıştır, çünkü bağımsız yargı yoktur. Yargı hiyerarşisi çökmüştür. Hapishaneler tıka basa doludur, kimi suçlu olduğu, kimin suçsuz olduğu belli değildir. 25 Haziran'dan dağlarda çiçekler açacak.
Herkes gidip seçmen kaydını kontrol etsin. 25 Haziran'da hiçkimse tatile gitmesin, bayram havasında sandığa gideceğiz.
5 temel sorunumuz var. Birincisi , demokrasi ve milli irade ipotek altındadır.
Hiçkimse orduyu kullanıp, demokrasi üzerinde vesayet kurmasın.
Biz bütün komşularımızla, bütün dünya ile barışık yaşamak istiyoruz.
Toplumsal barışımız dinamitlendi, komşumuzun kimliğini sorgulamaya başladık.
Ekonominin çivisi çıktı, doları kontrol edemiyorlar. Mevcut yöneticiler yakayı tefecilere kaptırmış.
Anneler babalar çocuklar hangi okula gidecek bilmiyorlar. Biz fikri hür, ficdanı hür nesiller yetiştirmek zorundayız.
Yakında seçim bildirgemizi de açıklayacağız. Onlar kopyalamaya devam etsin. Kopyacıdan siyasetçi olmaz, kopyacıdan olsa olsa sahtekar olur.
25 Haziran'da sadece İzmir'de değil, tüm dağlarda çiçekler açacak. Kılıçdaroğlu Muharrem İnce'yi kürsüye çağırdı.
MUHARREM İNCE CHP ROZETİNİ KILIÇDAROĞLU'NA TESLİM ETTİ
Muharrem İnce kürsüye gelerek, "Allah'ın izni, milletin isteğiyle cumhurbaşkanı adayı olacağım. 80 milyonun, Ak partililerin, HDP'lilerin, MHP'lilerin, sağcıların, solcuların herkesin adayı olacağım. Tarafsız bir cumhurbaşkanı olacağım" dedi ve CHP rozetini çıkararak Kılıçdaroğlu'na teslim etti. Kılıçdaroğlu da Muharrem İnce'ye Türk bayrağı rozetini taktı.
İNCE: 24 HAZİRAN'DA FETRET DEVRİ BİTİYOR
İnce konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
Kendinden başka bir şey düşünmeyen bir insandan bu millete fayda gelmez. Bu iki parti başkanına iyi bak. Kim kendi çocuklarını düşünüyor, kim milletin çocuklarını düşünüyor? Türkiye tıpkı 1402'deki gibi fetret devri yaşadı. 24 Haziran'da fetret devri bitiyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı olmaz. Cumhurbaşkanı tektir. Şimdi bana "Senin tecrüben yetermi devleti yönetmeye" diyor. Tecrübeye bakarsa, askere gitseydik eğer ben çavuş olurdum, o onbaşı olurdu. Siyasettte ondan kıdemliyim.
"DİPLOMAMI ORTAYA KOYMAYA HAZIRIM"
Meclis'te sayısız oturuma katıldı. 1 Mart'ta Meclis'te oy kullanmış şeref milletvekiliyim ben. Sayın Erdoğan'ın Meclis'e ilk geldiği günü hatırlıyorum. Oy bile kullanamıyordu.
Mesele diplomaya gelirse 8 dönemlik transkripimi de ortaya koymaya hazırım.
Meydanlarda ekonomi konuşacağız, eğitim konuşacağız, tarım konuşacağız diye bekliyorum. Bunların yerine beni karalamaya çalışacaklarsa daniskasını yaparım. Bana "CHP'ye genel başkan olamadın, Türkiye'ye cumhurbaşkanı mı olacaksın?" diyorlar. Tayyip Erdoğan, Beyoğlu'na belediye başkanı olamadı, Türkiye'ye başbakan oldu. Ben cumhurbaşkanı mı olamayacağım?
İki derdimiz var. Yüzde 51'i almak, iki yüzde yüzü tarafsız yönetmek. Terör nereden gelirse gelsin, ister FETÖ'den, ister PKK'dan, müdahale edeceğim.
İnce, "15 yaşındaydım Diyarbakır'da Ahmet Arif'i tanıdığımda" diyerek "Haberin var mı" şiirini okudu ve "54 yaşında aynı heyecanı taşıyorum" dedi.
Türkiye'nin CHP'ye hiç bu kadar ihtiyacı olmamıştı.
Bugün benim doğum günüm. 54 yılı geride bıraktım. Hayatıma bundan sonra kendini vatana, millete adayan bir fani olarak mücadeleme devam edeceğim.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, şehit ve gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Kavgadan, kindarlıktan bıkmış, işinin, aşının, çocuğunun derdine düşmüş halkımızı selamlıyorum. Sayın Genel Başkanımıza, milletimizin önünde, partimize ve ülkemize yaptıkları katkılardan dolayı teşekkür ediyorum. Tarihe not düşülek "Adalet Yürüyüşü"nü düzenlediği için Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu'nu ayakta alkışlıyorum. Kendine muhalif bir ismi cumhurbaşkanı adayı yapmak her babayiğidin harcı değildir.
Tüm salon ayağa kalkarak Kılıçdaroğlu'nu alkışladı.
Geleceğimiz geri alacağız. Işığı yakmak görevimiz. Bizim derdimiz kavga değil, bizim derdimiz sorun çözmek. AKP-FETÖ ortaklığı Cumhuriyet'i rotasından çıkarmıştır. AYM, Anayasayı bir tarafa itmiştir. Yargı emir komuta altındadır. Troller yalan üretmek, pislik saçmaktadır. Gençlerimiz, akıllı evlatlarımız memleketi terk ediyor. Kendi çocukları bedelli askerlik yapıyor, bir de bedel ödeyerek askerlik yapan çocuklarımız var.
Kardeşlerim size sesleniyorum.
Bakın nasıl bir Cumhurbaşkanı olacağım size anlatayım.
Benim doktor olmuş, mühendis olmuş öğrencilerim var. Hepsinde payım olduğunu düşünüyorum, hepsiyle gurur duyuyorum.
Notlarını değerlendirirken, adını görmeden okurdum kağıdı. Bana öğretmenlerim böyle öğretti. Bunlar ne yaptı? Üniversite kağıtlarını çaldırdı. Gençler size sesleniyorum. Çaldırmayacağım.
Bu ülkenin değerli avukatları, arabalarınızı hazırlayın. Her an sizi YSK'nın önüne çağırabilirim. Sandıkta oyları çaldırmayacağım.
"SARAYI BU ÜLKENİN AKILLI EVLATLARINA VERECEĞİM"
Saray'a mı gidelim Çankaya'ya mı gidelim. Sarayı bu ülkenin en akıllı evlatlarına vereceğim. Bilim yuvası yapacağım. Bir yiğit memleket kurtarır.
Kamuda yükselmeyi öyle bir sisteme bağlaycağız ki 100 yıl kimse değiştiremeyecek. Kimsenin Türk'lüğü, Kürt'lüğü ile ilgilenmeyeceğiz. Mesela veterinerden TÜBİTAK Başkanı yapmayacağız. Mesela parti il başkanından hakim, savcı yapmayacağız.
Siz mi ülkeye adalet dağıtacaksınız? Ayıp ayıp. Beni cumhurbaşkanı olarak yargılayamayacak bir yargıcın ne işi olur? Önce adaleti sağlayacağız.
Yarın Yalova'da ilk mitingimizi yapıp, Yalovalılarla helalleşiyorum. Saat 13.00 gibi Sayın Genel Başkan Yardımcımız Engin Altay, Parti Sözcümüz Tezcan ile birlikte bir yere gideceğiz. Ardından saat 13.30'da 1. Meclis'in önüne herkesi bekliyorum.