Oğur, Birleşmiş Milletler zirvesi için New York'ta bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Central Park'taki yürüyüşünün iyi düşünülmüş bir PR çalışması olduğunu belirterek, "Erdoğan, sigara içen siyahi bir Amerikalının eşine “sigarayı bıraksın, içmesin” diye nasihat bile verdi. Adam bu nasihate karşı sigarasını ağzına takarak cevap verdi lakin neyse ki ABD yasalarında Cumhurbaşkanı’na hakaret maddesi yok.
Banka gelip Erdoğan’ın yanına oturan bir başka Amerikalı Erdoğan’a “tahıl anlaşması ve drone’lar ve NATO’yu güçlendirdiği için” teşekkür etti. Sonra da kalkıp gitti... Görüntüleri izleyen herkes Erdoğan’ın diğer bütün siyasetçilerle arasındaki en büyük farkın hala yüksek iletişim kabiliyeti olduğunu düşünmüştür." diye yazdı.
Bu görüntülerin birkaç gün önce Şangay İşbirliği Örgütü zirvesindeki fotoğrafa dikkat çeken Oğur, "Cumhurbaşkanı’nın o liderler arasındaki karizmatik pozuyla gurur duyanların bile çoğu herhalde o ülkelerin hiçbirine çocuklarını okumak için göndermez, o ülkelerden hiçbirine gidip yaşamayı düşünmezdi. O ülkelerin hiçbirinde herhalde parkta dolaşan bir Cumhurbaşkanı hiç görülmedi.
Çünkü o rejimler kutuplaşmış toplumların ve yığınların sessizliği üzerine kurulu ve o liderler için kendi vatandaşları hiç tekin değil... Kararımızı tekrar gözden geçirmeliyiz
Cumhurbaşkanı’nın az korumayla dolaşıp, ulaşılır olduğu, her renkten ve her kesimden insanla rahatça sohbet edebildiği Central Park’a benzeyen bir ülke mi istiyoruz yoksa yüksek adrenaline devam mı?
Şangay mı Central Park mı? Hangisindeki Türkiye size daha güvenli, yaşanabilir, müreffeh ve büyük görünüyor?" diye ifade etti.