KOS’un 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Fatih Ormanı’ndaki ''Faili Veysel'' mesajlı taş ocağı eylemine Orman ve Şu İşleri Bakanlığı hemen ertesi gün bir açıklamayla karşılık vermişti. Yaşam savunucuları, bu açıklamanın ardında yatan yalanı belgelemek için şimdilerde 3. havalimanı projesiyle boğuşan, madencilik faaliyetleriyle kıyıları onlarca yıl talan edilen Kuzey Ormanları köyü Yeniköy''deydi.
Özellikle geçtiğimiz son 7 senede gerçekleştirilen yasa ve yönetmelik değişiklikleriyle, Türkiye’nin her şehrindeki doğal alanlar tehdit ve saldırı altında. Bu tehdit ve saldırı silsilesinden en çok zarar gören bölgeler arasında İstanbul ve Marmara öne çıkıyor. KOS aktivistleri, talanı ve onu örtmek için söylenen yalanı bir kez daha teşhir etmek için 25 Haziran sabahı bu sefer Yeniköy’de eylemdeydi.
KOS’un 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Fatih Ormanı içinde yer alan, Akdağlar Madencilik’e ait bir taş ocağı sahasında gerçekleştirdiği ''Faili Veysel’ eylemi sonrası Orman ve Şu İşleri Bakanlığı bir açıklama yapmış ve şöyle demişti:
“Orman alanlarında madencilik faaliyetlerine izin verilmesi orman alanlarının kurban edildiği anlamına gelmemekte olup, mevcut sahalarda madencilik faaliyetlerinin tamamlanması akabinde rehabilitasyon çalışmalarına başlanmakta, sahalar Orman Genel Müdürlüğümüz tarafından teslim alınıp ağaçlandırma faaliyetleri yapılmaktadır.''
Yaşam savunucuları bu açıklamaya karşılık olarak, Yeniköy''ün çok uzun zamandır kömür madeni faaliyeti için talan edilen kıyısında ''Rehabilitasyon bu mu Veysel?’ mesajı içeren dev bir pankart açtı.
Yeniköy ve genel olarak İstanbul’un Karadeniz kıyı hattı 1970'lerden bu yana kömür çıkarma faaliyeti için kullanılıyor. Yeniköy de dahil olmak üzere Akpınar ve Ağaçlı gibi Kuzey Ormanları köylerinin yerleşim alanları ve çevreleri, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın 6 Haziran 2016 tarihli açıklamasını yalanlar şekilde, kömür çıkarma faaliyetlerinin ardında bıraktığı kraterlerle dolup taşıyor. Zaman içinde Kutman Madencilik ve Kuzey İstanbul A.Ş. gibi bir çok maden şirketinin çıkar kavgası alanına dönüşen İstanbul’un kömür cevheri zengini ve ormanlarla kaplı kuzeyi, Orman Kanunu’na göre faaliyet sonrası yürütülmesi mecburi olan ağaçlandırma ve ormana katma çalışmalarından yoksun bırakılıyor. Sınırlı sayıdaki ağaçlandırma çalışması haricinde, İstanbul’un kuzeyinde şirketlerin kullanıp bıraktığı bir zamanlar orman olan bir çok bölgede ağaçlandırma çalışması yapılmış değil.
Orman ve Şu İşleri Bakanlığı ise bu konuda halka yalan söylemeye devam ediyor. Kullanılmış sahalarda ağaçlandırma çalışması yapılacağını iddia eden bakanlık, neredeyse her gün Kuzey Ormanları’nda ve Türkiye’nin her bölgesindeki ormanları yeni taş ocaklarına kurban ediyor, SİT alanlarının statüsünü değiştirerek kentleşme dışı kalması gereken bölgeleri yok edecek adımlar atıyor.
Kuzey Ormanları Savunması, Kuzey Ormanları köyleri olan Ağaçlı ve Işıklar’da IGA tarafından açılmak istenen taş ocaklarına karşı hukuki mücadele de başlattı. Yaşam savunucuları, ormankıran devlet yapılanmasına karşı, çevresindeki ve içindeki tüm canlıların nefes ve su kaynağı olan ormanları savunmaya devam edecek.