Linç edilen Hava Harp Okulu öğrencisinin abisi: Kardeşimi, dinciler katletmiş köprüde

15 Temmuz'da Boğaziçi Köprüsü'nde boğazı kesilerek öldürülen Harbiyeli Murat Tekin’le birlikte linç edilerek öldürülen Hava Harp Okulu öğrencisi Ragıp Enes Katran'ın abisi Fevzi yaşadıklarını anlattı.Çağdaşses'ten Ece...

15 Temmuz'da Boğaziçi Köprüsü'nde boğazı kesilerek öldürülen Harbiyeli Murat Tekin’le birlikte linç edilerek öldürülen Hava Harp Okulu öğrencisi Ragıp Enes Katran'ın abisi Fevzi yaşadıklarını anlattı.

Çağdaşses'ten Ece Sevim Öztürk'ün konuyla ilgili haberi şöyle:

Kardeşim Ragıp, ne yazık ki Murat’la aynı kaderi paylaştı. Ragıp’la Murat sınıf arkadaşıydı. 15 Temmuz gecesi tatbikat yalanıyla otobüse bindiriliyorlar, aynı yere; Boğaziçi Köprüsüne götürülüyorlar.

-Saat 21.30 – 22.00 civarı Yalova’dan çıkıyor otobüs. Eğitim var, tatkbikat diyorlar 500 – 600 civarındaki öğrenciye. 350 – 400 civarındaki çocuk da Yalova’da kalıyor. Bu çocukları değişik yerlere götürüyorlar; Sabiha Gökçene, TRT binasına filan... Bizim çocukları da Boğaziçi Köprüsüne götürüyorlar. O çocuklar; Murat Tekin ve Ragıp Enes Katnar, o gün orada şehit ediliyorlar.

-Biz Murat’lardan sonra haberdar olduk kardeşimizin şehit olduğundan. Her yeri aradık, bulamadık Ragıp’ı önce. Bütün karakolları araştıdık, bulamadık. Çocuğundan haber alamayan üç kişi kalmıştık; biri Murat’ın babası, birisi biz, diğeri de Çanakkale’den gelen bir erin ailesi. Çanakkaleli 10. gün öğlen 2 gibi çocuklarının yoğun bakımdan çıkıp Vatan Emniyete getirildiğini öğrendiler. Murat Tekin’in babasına Adli Tıp’a gidin demişler o gün. Gelin, siz de bakın dediler. En son ikimiz kaldık. Ertesi günü sabah biz de İstanbul Adli Tıpa gittik, teşhis ettik Ragıp’ı. 15 Temmuz yazıyordu vefat tarihinde zaten. Murat Tekin’le Ragıp aynı kaderi paylaştı işte... Aşırı derece darp etmişler kardeşimi, linç etmişler köprüde.

O şerefsizler bile bile, bu güzel çocukları o insanların arasına götürmüşler. Biz akşam 10 gibi televizyondan darbe yapıldığını öğrendik zaten. Köprü tutulduğunu, duyduk. Bu çocuklar akşam 10’da Yalova’dan çıkıyor. Köprüye gelmeleri 2, 2.5 saat sürüyor zaten. Orada galeyana gelmiş bir kitle var. Olayların içine içine götürülmüşler, bile bile... Çocukların otobüsü yakılıyor. Abimle birlikte gittik teşhis ettik, tabi çok kötü... O durumları anlatmam çok zor Ece Hanım.

Cenazemizi teşhis ettikten sonra yaşadıklarımız daha da vahim. Adli Tıp kurumunda belediyenin mezarlıklarla ilgilenen küçük bir bürosu var. Yetkili memura gidiyorsunuz, size araç veriyorlar, vs. nereye gidecekse naaş gidiyor. Görevli memur ölüm raporuna baktı,“Ölen darbeciymiş. Sizin cenazeniz 15 Temmuz’da ölen asker olduğu için belediye hizmet veremiyor, kendi başınızın çaresine bakın''dedi. “Bunlar öğrenci kardeşim'' desek de, “Ben bilmem, biz öyle emir aldık'' dediler.

NAAŞI ADLİ TIP'TAN TAŞIMAK İÇİN YOLDAN ADAM ÇEVİRDİK

Ailem Gaziantep’te yaşıyor, ben Ankara’da yaşıyorum. Cenazeyi Gaziantep’e götürecektik. İnternetten araştırdık, sivil cenaze işlemlerine... Birisine ulaştık. Tabut sattı bize, aldık. Kardeşimin naaşını çıkarmamız gerek adli tıptan, bu bulduğumuz adam da girmek istemiyor içeri: “Abi ben Adli Tıp’ın içine girersem; girip de cenazenizi arabaya getirirsem bir daha işlem yapmama izin vermezler'' diyor. Parasını vermişiz adamın, içeriye girip cenazemizi almıyor. Nakliyeci bulmaya çalışıyoruz, yoldan adam çeviriyoruz... Nasıl anlatsam ki? Yasımızı tutamadık, acımızı unuttuk. Yıkılmışız ve bunlarla uğraşıyoruz ve kimse yardım elini uzatmıyor. Harbiyeliydi benim kardeşim, öğrenciydi.

"NAMAZI KILINMAZ, İMAM VERİLMEZ, ÖLÜSÜ YIKANMAZ" DEDİLER

Zar zor aldık cenazemizi ve THY’nin kargo uçağıyla götürdük kardeşimi memlekete. Toprağa vereceğiz Ragıp’ı. Gaziantep Belediyesi Mezarlıklar Şube Müdürlüğü; “İşlem yapamayız sizin cenazenize'' dedi. Cenaze namazımız kılınmaz, imam verilmez, ölümüz yıkanmazmış; kendimiz halledecekmişiz. Ettik de.

Aynı zulmü Gaziantep’te de yaşadık. Dindar olduğunu söyleyen insanlar bunu yaptı. Bunların hiçbirinin dininin olmadığını gördüm. Herkesi geçtim, oradaki hocalar, imamlar, cenaze işleriyle ilgilenenler bile, koca koca insanlar bunları yaşattılar henüz acısıyla yüzleşme imkânı bulamayan bizlere. Bizim gözümüzde bilen insanlardı onlar; hiçbirisinin dinle alakası olmadıklarını gördüm, hangi dinde böylesi var?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

35 kişinin öldüğü Ezgi Apartmanı davasında kırmızı bülten talepleri reddedildi
Azerbaycan'ın Doğu-Batı Ulaşımındaki Atılımı: BTK Demiryolu Genişliyor
Universal Music Group ile Tiktok anlaşma imzaladı!
Pençe Operasyonu Kahramanı Piyade Astsubay Kıdemli Çavuş Ata Göçmen Şehit Oldu
Diyanet: Haftanın dört günü biftek, bonfile, rosto, iskender gibi etli yemekler ana yemek olacak