Lefke Avrupa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Şengül Hablemitoğlu, sağlıkçılara yönelik şiddetin artmasının "bireysel bir konu" olmadığını vurgulayarak, “Seçim şiddeti, seçim manipülasyonunun farklı biçimidir” dedi.
Hablemitoğlu, KTR’de Semra Topçu ile Haftanın Panoraması programında “seçim şiddeti” kavramını tartışmaya açtı.
Hablemitoğlu şu ifadeleri kullandı:
“Şiddet eğilimi bir tür toplumsal kontrol mekanizması olarak kullanılıyor. Uzun zamandır dünyada “seçim şiddeti” denilen bir olgu tartışılıyor. Seçim şiddeti, seçim manipülasyonunun farklı bir biçimini oluşturuyor. Tahrif etmek, oy satın almak, seçim sahtekarlıklarının bir benzeri, bir nevi diğer bir seçim yolsuzluğu gibi düşünelim bunu. Seçim şiddeti de seçim sürecini manipüle etmeyi amaçlayan bir strateji.
İnsanın doğasında evrimsel biyoloji açısından şiddet var, insan şiddeti öğreniyor ve içinde bulunduğu sosyal gruba göre gösteriyor, çevreniz davranışlarınızı şekillendiriyor. Benim dikkat çekmek istediğim, şiddetin körüklenmesi söz konusu ve insanların içindeki kapasitenin ortaya çıkarılması söz konusu.
Seçim şiddeti denilen olgu, insanın içinde bulunan şiddete yönelme kapasitesinin açığa çıkarılması gibi bir etki yaratılıyor. Toplumu sosyal medyasından sokağa kadar kuşatan bir şiddet bu. Sağlıkta yaşanan şiddetin, kadına yönelen şiddetin, hayvanlara yönelen şiddetin, LGBTİ bireylere yönelen nefretin, bugün gündeme düştü gayrimüslim mezarlığına uygulanan saldırının kaynağı bu.”
Siyasetçilere çağrı
Hablemitoğlu siyasetçileri uyarırken iktidara da çağrı yaptı:
“Bundan medet uman siyasetçiler için çok büyük risk taşıyan bir strateji bu. Bir kez serbest bırakıldığında politikacıların düzeltmesi zor maliyetlerle karşılaşacağı bir araç. Bunu unutmamak gerekiyor.
Şiddetin tırmanması da önlenmesi de bir devlet politikası. Bunu kabul edelim, bu bireysel değerlendirilecek bir konu değil. Dünyada bu konuda yapılan araştırmalar var, bu iş sadece basit bir seçmen manipülasyonu değil, bunun ötesine geçen insan üzerinden yürütülen bir seçim yolsuzluğu.
İktidar partisinin içinde de aklı selim politikacıların kalmış olacağını umuyorum, onlardan rica ediyorum, bu sürecin durdurulması için ellerinden geleni yapsınlar.”