Seyhan Gözer cinayetinde katil 'Planlı değildi' demişti: “Ölsün karakola gidelim”

Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde, Seyhan Gözer’in takside vurularak öldürüldüğü cinayetin kan donduran detayı ortaya çıktı.

Taksi sürücüsü, Seyhan Gözer’in katili Ali Akbaba’nın Gözer’i başından vurduğunu, hastaneye gitmek istediğinde de “Ölsün, karakola gidelim” dediğini söyledi.

Gölcük ilçesinde geçen yıl 28 Ekim’de meydana gelen olayda, takside Seyhan Gözer ile tartışan Ali Akbaba, tabanca ile başına 1 el ateş ederek Gözer’i öldürdü. Hastaneye gitmek isteyen taksiciye aracı emniyete sürmesini söyleyen Ali Akbaba, polise teslim oldu. Adliyeye sevk edilen Ali Akbaba, gazetecilere, ‘Bu bir namus meselesi’ diyerek bağırdı. Akbaba tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Akbaba hakkında ‘Tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın görülmesine Kocaeli 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı.

KATİL “BEN KASTEN ATEŞ ETMEDİM” DEDİ

Savunma yapan Ali Akbaba, “Böyle bir suçla karşınıza geldiğim için üzgünüm. Yapmamam gereken bir şey yaptım. Bu bir kazadır. Ben maktulü çok seviyordum. Taksiciyi, olay öncesinde taksi olarak sürekli kullandığım için 5-6 aydır tanırım. Olay planlı değildi. Maktul olay günü sabah 07.00 sıralarında beni 3 kez aradı. Ben ona sürpriz yapmak istediğim için açmadım. Taksiyle evinin önüne gittim. Birlikte taksiye bindik. Takside tartışmaya başladık. Bana hakaret etti. Biz tartışınca taksici, ‘Ben aile arasına girmek istemiyorum’ diyerek aracı durdurdu ve indi. Araçtan biraz uzakta beklemeye başladı. Taksici indikten sonra bizim tartışmamız alevlendi. 5-10 dakika boyunca tartıştık. Sonra olay meydana geldi. Ben kasten ateş etmedim. Silahın emniyet mekanizması bozuktu. Bir anda elime vurunca silah patladı. Seyhan vurulduktan sonra ben kendi kafama sıkmak istedim. Silah tutukluk yaptı dedi” ifadelerini kullandı.

Seyhan Gözer’i başından vurarak öldüren Ali Akbaba

4 KERE UZAKLAŞTIRMA KARARI ÇIKARILMIŞ

Annesinin sanık tarafından sürekli tehdit edildiğini anlatan F.T., “Olay öncesinde yaşanan bir sürü olay var. Olay öncesinde annem için 4 kere uzaklaştırma kararı çıkardık. Polise 4-5 defa şikayetçi olduk, lakin kimse hiçbir şey yapmadı. Sonucunda bu olay oldu. Ben olayın kazayla olduğunu düşünmüyorum. Bilerek ve isteyerek yapmıştır. Şikayetçiyim” diye konuştu.

“SAKIN DEDİĞİ YERE GİTME, BU BENİ ÖLDÜRECEK”

Tanık olarak dinlenen taksici Süleyman Yılgın ise, “Hareket ettikten sonra sanık gideceğimiz adresi söylemedi. ‘Sağa dön, sola dön’ şeklinde beni yönlendirerek yolu tarif etmeye başladı. Saraylı Mahallesi’ne gittik. Maktul, ‘Sakın dediği yere gitme. Bu beni öldürecek’ dedi. Ben bunu duyunca aracı durdurdum. Araç durur durmaz, bayan kaçmak için kapıyı açtı. Ancak sanık onu tutarak kaçmasını engelledi. Bu sırada araçtaki tartışmayı gören birisi yardıma geldi. Arkadaş benim yanımdaki cama eğilerek ‘Ne yapıyorsun’ diye sordu. O esnada sanık silahı çıkarıp kadının kafasına ateş etti. Silahın ateşlenmesinin üzerine ben araçtan indim. Yardıma gelen arkadaş da uzaklaştı. Sanık aracın diğer tarafından inerek silahla uğraşmaya başladı. Ya bana ya da kendisine ateş edecekti. Ben o sırada bayanın nabzını kontrol ettim. Nabzı atmıyordu. Ben araç içerisinde bayanın sanığa küfür ettiğini duymadım. Sanığa, ‘Ağabey belki yaşıyordur, kurtarırız. Hastaneye gidelim’ dedim. O da, ‘Yok, ölsün. Karakola gidelim’ dedi. Bunun üzerine arabada bayanla birlikte karakola gittik” dedi.
Tarafları dinleyen mahkeme heyeti, diğer tanıkların dinlenmesi amacıyla duruşmayı 28 Eylül’e erteledi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.