Seymur Süleymanov
Sevgili okuyucular, Türkiyenin şimdiki durumu çok kötü. Ben bunu kardeş Azerbaycan'dan Türkiye'de olup bitenleri yakından analiz ederek söylemiş oluyorum. Kesin ve net diyebiliriz ki, Türkiye çıkılmaz bir durumda. Zamanında doğru adımlar atılsaydı böyle olmayacaktı elbette. Yıllarca hükumetin halkın ne istediğini değil,Türkiye'den kimlerin ne istediğine hizmet ettiği için ve Osmanlı düşüncesine kapılıp “gözü kör'' haraket ettiğinden Türkiye'yi bu hale getirdiler. Maalesef artık geç..
İçimiz acıyor....
Evet,buradan kesin söyleyebilirim ki,Türkiye'yi bu hale AKP iktidarı getirdi. Dini siyasete bulaştırdı, hatta siyaseti bile kenara bırakıp yalnızca ülkeyi din sopası ile yönettiler. Peki sonuçta ne oldu? İşte sonuç karşımızdaki TÜRKİYE!
Olanları yakından takip ediyorum. Ama o kadar karışık bir durum ki, kimin eli kimin cebinde belli değil. Hükümetin her adımı fiyaskoya uğruyor. Tüm komşularıyla problemi olan, bir ara Moskova'ya karşı duruş sergileyip, ABD tarafına çekilen...
Uygur Türkleri için Çin'e meydan okuyan ama şimdi Şangay İşbirliği Örgütü'ne üye olmak için Moskova'ya, Çin'e can atan bir Türkiye var…
Bitmedi...Dün önemli bir haber çıktı.
"Türkiye, Uygur Türklerinin kanaat önderini Çin'e iade ediyor!" başlıklı haber yayınlandı. İçeriğinde yer alan haber çok önemli: "Türkiye'de 15 yıldır mülteci statüsünde yaşayan Uygur Türklerinin kanaat önderlerinden Abdulkadir Yapçan, Türkiye tarafından Çin'e iade ediliyor."
Yanlış duymadınız. 15 yıldır hükumetin kolladığı Uygur kanaat önderlerinden olan Abdulkadir Yapçan'a artık Türkiye'de gerek kalmadı. Çine iade ediliyor. Neyin karşılığında? Elbette ki Şangay İşbirliği Örgütü'ne üye olmak için. Çin'in Türkiye karşıtı görüşü biraz da olsa değişsin diğe. ..
Türkiye'nin Şangay İşbirliği Örgütü'ne üye olması elbette ki iyi bir adım olur. Ama Avrupa tarafından bu adımın nasıl karşılanacağı çok önemli. Zaten Türkiye AB ile ipleri kopardı.
Artık karşımızda Moskova'nın güvensiz ama eski dostu olan Türkiye'yi görüyoruz.
Zaten Erdoğan yıllardır Şangay İşbirliği Örgütü'ne üye olmak istiyor. Ama bir türlü yolu bulamıyordu. Tam o güne kadar…
Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’un "Türkiye’ye ekonomik yaptırımlar uygulanabilir'' demesinden birkaç gün sonra Özbekistan dönüşü uçakta gazetecilere açıklama yapan Erdoğan, Şanghay İşbirliği Örgütü’nü AB’ye alternatif olarak göstermişti.
Erdoğan, “Türkiye bir defa kendini rahat hissetmeli. 'Benim için varsa, yoksa Avrupa Birliği' dememeli. Mesela, 'Şanghay Beşlisi içerisinde Türkiye niye olmasın?' diyorum. Temenni ederim ki orada olumlu bir gelişme olması halinde, yani Türkiye'nin Şanghay Beşlisi içerisinde yer alması, bu konuda çok daha rahat hareket etmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum" diyerek Avrupa Birliği'ne karşı en önemli mesajı vermiş bulunuyordu.
Erdoğan'ın isteği olunca Şangay Birliği Erdoğan'a jest yaptı. Şanghay Enerji Kulübü’nün 2017 yılı dönem başkanlığını Türkiye üstlendi. Bu görev ilk kez Şanghay İşbirliği Teşkilatı üyesi olmayan bir ülkeye verilmiş oldu.
Durum bu. Vaziyyet iyi değil. Artık gelişmelere bakacağız. Türkiye denizde boğulan insana benziyor. Saman otu bile olsa umudunu kesemeyen TÜRKİYE…