Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küfrün üzerine yürüyendir!''

Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küfrün üzerine yürüyendir!''

Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küf... Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu,  kendisine "Berduş" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya "Devrimci küfrün üzerine yürüyendir" cevabını verdi.

MİT haberi davasından beraat eden Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, "Varsın bana berduş erkek desinler!" başlıklı yazısında kendisine "Berduş" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yanıt verdi. "Berduş bir adam başa geçmiş, medeniyet dünyasını aleyhimize çevirmek için Anadolu’da akıl almaz cinayetler işliyor. Beraber olduğu insanların çoğu yalınayak, ne topları var, ne tüfekleri, Mustafa Kemal’ler hiçbir işe yaramaz, hastalanmış uzuv gibi, kesip atmalı" diye yazan Terkoğlu, “Ey Müslüman kardeşlerimiz, inanmayın siz Bolşevik kafası taşıyan bu serserilere. Bunlar başları ezilesi yılanlardır. Düşmanlar onlardan bin kere daha iyidir.” ifadesini kullandı. Terkoğlu, "Devrimci, küfreden değil, küfrün üstüne yürüyendir" ifadesini kullanarak, "Kendi çıkarını milletin çıkarı olarak sunanların ağzından çıkıyorsa 'hain', devletin gücünü mafya gibi yurttaşına karşı kullanan söylüyorsa 'terörist', yaldızlı sarayları yurt bilen bağırıyorsa 'berduş' yeni bir dünya arayanların madalyasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Terkoğlu, yazısında şunları kaydetti:

"Milli Mücadele’ye düşman Ali Kemal’e bakarsanız Mustafa Kemal bir “berduş”tu. Evsiz barksız, yalınayak yürüyenlerle birlikte mücadele ediyordu. Farsçadan aldık. Bütün eşyasını bir sopanın ucunda taşıyor. “Evi omzunda” anlamına geliyor. Salyangoz gibi, kaplumbağa gibi… İttihatçılara ya da Kurtuluş Savaşçılarına Saray’dakiler hep “berduş” diyor. Bizim tarihimizde “yoldaş” bildiğimiz “öküz”ün, tarım emeğinin düşüşüyle küfür sayılması gibi. Mülkiyet düzeninin, Saray zihniyetinin, kolay yoldan yükselişin sonucu; toprağı kendine ev bilenlere “ber-döş, ber-duş” diye sövmeyi getiriyor. Nereden nereye dedirtebilirdik. Devrimci, küfreden değil, küfrün üstüne yürüyendir. Kendi çıkarını milletin çıkarı olarak sunanların ağzından çıkıyorsa “hain”, devletin gücünü mafya gibi yurttaşına karşı kullanan söylüyorsa “terörist”, yaldızlı sarayları yurt bilen bağırıyorsa “berduş” yeni bir dünya arayanların madalyasıdır. Türk yargısını FETÖ’ye teslim eden referandumda örgütün “evet” dediği için vitrine koyduğu isim de olabilirdik. “At üstünde durmayı nasıl beceremediyse, ülke yönetmeyi de aynı şekilde beceremedi” dediğimiz kişiye koltuk için “reis” de diyebilirdik. Binlerce işçinin ölümünü izlemiş Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı da olabilirdik. “Paçalarından yolsuzluk akıyor” diye bağırdığımız kişiyi bir gün sonra “ak” sayabilirdik. “Müslüman ülkelerin kalbini almakla görevlendirildin, emir eri oldun, boyan döküldü Tayyip Erdoğan” diye kürsüde nutuk atarken bir anda boyacılığa başlayabilirdik. “Kendisini padişah olarak görmek istiyor” dediğimiz kişinin sarayına tuğla dizebilirdik. “Devlet Bahçeli’yi diz çökerttiler” diye efelenirken “sevgili ortak” sayabilirdik. “Hesap sormazsam namerdim” dediğimiz kişiyi “Türkiye’nin ilelebet ebedi başkanı” ilan edebilirdik. FETÖ’nün destekçiliğini yapabilirdik FETÖ eliyle üretilen kumpası “Türkiye hukuka dayalı fabrika ayarlarına dönüyor” diye savunabilirdik. Fethullah Gülen’in ev sahibi olduğu Abant Toplantıları’nda endamımızı gösterebilirdik. 15 Temmuz gecesi “Bu darbe başarılı olmazsa perişan olduk” diyen kişiyle ilişkimizi bir türlü açıklayamayabilirdik. FETÖ’nün desteklediği milyonlar tutan seçim gezilerimizin kaynağını anlatamayabilirdik. Samanyolu TV’de “Kendi ülkenizin insanından ne korkuyorsunuz arkadaş” diyerek eyalet sistemini savunabilirdik. Topuklarını vura vura kaçan savcı için “Milletim adına, çocuklarım adına, geleceğim adına savcı Zekeriya Öz’e müteşekkirim” diye övgüler dizebilirdik. Hapishanede kumpasla yatmak yerine, OdaTV davası için “Fethullah Gülen ve Zekeriya Öz milletin temel değeridir” diyerek nöbete koşabilirdik. “Fethullah Gülen’in Amerika’da olması Türkiye’nin ayıbıdır” diye örgütün kanallarında propaganda yapabilirdik. Türk ordusunun Genelkurmay Başkanı’nın “terörist” denilerek tutuklanmasını Fethullahçıların kanalında savunabilirdik. “Millet bin Fethullah Gülen çıkartır, bin Zekeriya Öz çıkartır” diye bas bas bağırabilirdik. “Sen kim Menderes kim” diye seslendiğimiz Cumhurbaşkanı’yla Demokrasi Adası’nı açabilirdik. Maaşı devletten trol orduları “Dini istismar ediyor, yanına bırakmayacağız” dediğimiz partide paraşütle yükselebilirdik. Salgının ortasında milleti sokağa döküp istifa oyunu oynayabilirdik. Maaşını devletin ödediği kadrolarla kendimize trol ordusu kurabilirdik. Yalnız başına yaşamak yerine iktidar koridorlarında hizipçilik oynayabilirdik. Güvenlik kurumunun başında otururken, ağız dalaşına girdiğimiz milletvekilinin sokakta dövülmesinin sebebi olabilirdik. Bizi eleştiren gazeteciyi sabaha karşı evinden aldırabilir, kumpasla tutuklatabilirdik. Dün göğsümüzü siper ettiğimiz cemaatin koltuğuna başka cemaatleri oturtabilirdik. Bizi eleştirdi diye insanların kimlik bilgilerini sosyal medyaya sızdırıp hedef haline getirebilirdik. Dün parmağımızla gösterdiğimiz gencecik çocukları ertesi gün hapse tıktırabilirdik. Devletin güvenlik bürokrasisini şahsımızın özel malı zannedebilirdik. Ama… Evimiz omzumuzda, barkımız ayağımızın altında. “Çok şükür” deyip arabesk şarkıların diliyle söylersek: Varsın bana berduş erkek desinler!"

"Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küfrün üzerine yürüyendir!''" haberi, 14 Eylül 2020 tarihinde yazılmıştır. 14 Eylül 2020 tarihinde de güncellenmiştir. Politika kategorisi altında bulunan Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küfrün üzerine yürüyendir!'' haberi 2020 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Terkoğlu'nun Soylu'ya cevabı: ''Devrimci küfrün üzerine yürüyendir!'' 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Politika konusunda 22 Kasım 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 10:43 Alkol ve uyuşturucu alarak araç kullananlara "ertelenmeyecek" hapis cezası yolda
  2. 10:38 Temassız ve İnternet Ödemeleri Yükseliyor: Kartlı İşlemlerde Büyük Artış
  3. 10:38 Ronaldo'dan oğluyla oynama ihtimali hakkında açıklama: 'Bacaklarımın durumuna bakacağız'
  4. 10:34 Erzurum’un Saklı Cenneti: Kırk Pencereli Mağaralar Araştırılıyor!
  5. 10:29 Büyüme Ağrısı mı, Ciddi Bir Sorun mu? İşte Bilmeniz Gerekenler!
  6. 10:22 18 Yıl Sonra Çözülen Vahşet! Ayhan Ağgedik, Karısından Ayrılmak İstediği İçin İnfaz Edildi
  7. 10:06 Netflix, Tyson-Paul Maçı Yayınındaki Kesintiler Nedeniyle Dava Edildi
  8. 10:02 Galatasaray’a Osimhen Transferi İçin İnan Kıraç ve Doğu Perinçek’ten Destek
  9. 09:55 Döviz Kurları Artış Gösterdi: Merkez Bankası'nın Faiz Kararı ve Piyasa Tepkisi
  10. 09:47 Avrupa, Trump’ın Politikalarına Karşı Kendini Koruma Yolu Arıyor
  11. 09:41 Ruhsatsız Silah Sahiplerine Yüksek Ceza: 4 Yıla Kadar Hapis Cezası Başladı
  12. 09:33 Siyaset Sallanıyor: Altın Kaçakçılığı İddiası ile MHP’li Üç Milletvekili İstifa Ettirildi!
  13. 07:28 Sivas’ta Yangın Felaketi: Dershane Sahibi Öğretmen Cafer Başar Bulut Hayatını Kaybetti
  14. 07:24 Gaziantep’teki Kira Artışları, Esnafı Zor Durumda Bıraktı: Fatma Şahin’den Randevu Bekliyorlar
  15. 07:20 Türkiye’de Altın Kaçakçılığı Artıyor
  16. 07:16 1 Ocak’a Kadar Güvenlik Kamerası Kurmayan İşyeri Sahiplerine Ceza Geliyor!
  17. 07:13 Hava Durumu Alarm Veriyor: Sağanak Yağış ve Kar Yağışı Yolda!
  18. 07:10 Kadına Yönelik Şiddet Türk Dizilerinde Yaygınlaşıyor: 2023-2024 Verileri Şok Edici!
  19. 07:06 Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu Kararı Dünya Gündeminde
  20. 06:48 Şamil Tayyar’dan Ufuk Uras’a Sert Eleştiri: 'Suyu Bulandırıyor!
Politika Haberleri