Tüm Amerika'yı sarsan suikast tetikçisinin yüzü belirlendi

Suikastın sabahında, şüphelinin olaydan yalnızca 15 dakika sonra Central Park'tan çıkarken bisiklet sürdüğü güvenlik kameralarına yansıdı. Saldırgan, otelde düzenlenen bir yatırımcı konferansı için gelen CEO’yu 20 metre mesafeden susturucu takılı bir tabancayla vurdu. Ayrıca, zanlının silahındaki tutukluk sorununu hızla çözerek ateş etmeye devam etmesi, deneyimli bir atıcı olabileceği ihtimalini gündeme getirdi.

Polis, otelin yakınlarındaki bir çöpte bulunan su şişesi ve kahve bardağından parmak izi toplamaya çalıştı, ancak şişedeki izler bulanık olduğu için net bir sonuç alınamadı. Saldırganın kullandığı tabancanın, nadir bulunan İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma bir model olduğu ve Connecticut’tan alındığı tespit edildi.

Saldırganın, suikast öncesinde Manhattan’ın batı yakasında bir hostelde kaldığı belirlendi. Burada çekilen görüntülerde, zanlının düzmece kimlik kullanarak giriş yaptığı ve yüzünü maske ile gizlediği görüldü. Ayrıca, zanlının olaydan hemen önce bir Starbucks’tan kahve, su ve enerji barı aldığı güvenlik kameralarına yansıdı. Hostelin civarlarında bulunan bir ara sokakta bir cep telefonu bulundu ve bunun saldırgana ait olduğu tahmin ediliyor, ancak telefonun şifresi henüz çözülemedi. Zanlının saldırıdan önce telefonla konuştuğu görüntüler, suikastin organize bir planın parçası olabileceğini gösteriyor.

Thompson’un öldürülmesinin ardından, büyük sağlık hizmeti sağlayıcıları üst düzey yöneticilerinin güvenliğini artırmaya karar verdi. Polis, zanlının motivasyonunu anlamak için yazılı ifadelerin bulunduğu mermileri incelemeye aldı. Bu ifadelerin, sigorta şirketlerine yönelik eleştirileri içeren bir kitaba referans olabileceği düşünülüyor. Thompson’un suikastı, yalnızca iş dünyasında değil, geniş bir kamuoyunda da büyük yankı uyandırdı. Polis, soruşturmayı hızlandırmak için halktan yardım talep etti.