Yeterli sayıya ulaşıldı, Feyzioğlu için en geç 1 ay içinde karar verilecek

Yeni adli yıl açılışının Saray’da yapılmasının ardından Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu ve bazı baroların katılmasıyla birlikte TBB yönetiminin değişmesi için başlatılan olağanüstü genel kurul çağrısında yeterli sayıya ulaşılmasının ardından gözler Barolar Birliğine çevrildi.

TBB’nin 504 delegesinden 218’inin içinde olduğu İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Bursa, Aydın, Şanlıurfa, Van ve Diyarbakır Baroları, ‘yargı bağımsızlığının’ zarar gördüğü gerekçesiyle Feyzioğlu’na olağanüstü genel kurul çağrısı yaptı. 7 baronun olağanüstü genel kurul yapılmasına yönelik çağrı yapmasının ardından önceki gün 3 baro daha konuya ilişkin imza verdiklerini açıkladıktan sonra yeterli sayıya ulaşılmış oldu.

10 baro yönetim kurulunun yazılı olarak sunduğu istekleri TBB’ye ulaştığı andan itibaren yapılacak olan ilk yönetim kurulu toplantısında karara bağlanması gerekiyor. Bu da ortalama 1 aylık bir süreye tekabül ediyor.

Olağanüstü genel kurul yapılmasına yönelik çağrı yapan 10 baronun içinde yer alan Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan ve Adana Barosu Başkanı Veli Küçük süreci değerlendirdi.

KANUNA GÖRE GENEL KURUL YAPILMALI

10 baronun konuya dair verdiği kararların içeriğini bilmediğini söyleyen Avukat Polat Balkan, “Avukatlık Kanunu’nun 115. Maddesinin 2. Fıkrasında aranan 10 baronun yönetim kurulunun yazılı olarak başvurmuş olması, gereken koşulun gerçekleştiğini gösteriyor. Gerek 115. Madde gerek 76. Maddede baroların nitelikleri sayılırken şöyle tanımlanıyor; ‘Çalışmalarını demokratik ilkelere göre yürütür.’ Bu nedenle TBB’den, 10 baro yönetim kurulunun yazılı iradesi doğrultusunda genel kurulumuzu olağanüstü toplantıya çağırmasını bekliyoruz” dedi.

Antalya Barosu olarak TBB Başkanı ve Yönetim Kurulu’nun temsil yeteneği ve meşruiyetini yitirdiğini düşündüklerini aktaran Balkan, “TBB olması gereken geleneksel çizgimizin dışına çıkıyor. Temel derdimiz en azından bu değişen çizginin en büyük karar organımız olan genel kurulu oluşturan delegeler tarafından konuşulup tartışılması” diye konuştu.

Avukatlık kanunundaki yasal düzenlemelerin açık olmadığını belirten Balkan, şu ifadeleri kullandı: “Tartışmaya açık bir düzenleme var. Olağanüstü genel kurul çağrısı yapılsa bile bunun seçimli olup olmayacağı konusunda hukuki bir tartışma var. Kanunda şöyle diyor; ‘en az 10 baronun yönetim kurullarının yazılı isteği üzerine genel kurul olağanüstü toplantıya çağırılır.’ Ancak bunun seçimli ya da seçimsiz olacağı üzerine bir açıklık yok. Sonuçta biz bir hukuk örgütüyüz ve çalışmalarımızda demokratik değerler üzerinden yürütüyorsak seçim de bunun vazgeçilmez koşulu. Seçimli olağanüstü genel kurul yapılmasında bir sakınca yok, diye düşünüyoruz ama bazı hukukçular yasal açıklık olmadığı için olsa olsa seçimsiz olağanüstü genel kurul toplanabilir, diyor.”

EN GEÇ 1 AY İÇİNDE KARARA BAĞLANMALI

Birgün’den Dilan Esen'in haberine göre baroların yazılı olarak sunduğu isteklerin TBB’ye ulaşmasından itibaren yapılacak ilk yönetim kurulu toplantısında karara bağlanması gerektiğini aktaran Balkan, “Bu toplantıları TBB yönetim kurulu kendi iç çalışma pratiğine göre düzenliyor ancak bildiğim kadarıyla 2 haftada bir toplantı yapılıyor. Yani konunun en geç 1 ay sonra karara bağlanmış olması gerekiyor” şeklinde konuştu.

Avukat Veli Küçük ise önce 7 baro olarak yargı bağımsızlığından kaynaklanan hassasiyetlere ve kuvvetler ayrılığına vurgu yaparak adli yıl açılışının verebileceği zararı dikkate alarak değerlendirme yaptıklarını söyledi. Bunun sonucunda seçimli olağanüstü genel kurul kararı aldıklarını belirten Küçük, “Aradan 1 aylık bir süre geçti Şanlıurfa, Diyarbakır ve Van baroları Metin Başkan’ın bu tür operasyonlarda sivillere koruma yükümlülüğü olmadığı sözü, devamında da sanki bir İçişleri Bakanı gibi sınıra giderek verdiği görüntüden kaynaklı rahatsızlığı dikkate alarak bu kararı aldılar” dedi.

DAHA FAZLA BARO KATILABİLİR

Avukatlık yasasına göre TBB’nin olağanüstü genel kurulu kararını mutlaka alması gerektiğine dikkat çeken Küçük, şunları söyledi: “Yasada süreyle ilgili bir açıklama yok ancak ortalama 1 ay sonra karar verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Avukatlık Kanunu gereği genel kurul kararı uygulanması gerekiyor. İmzasını geri çeken bir baro olmadığı gibi daha fazla barodan da bu konuda kararların gelebileceği söyleniyor.”