İletişim Başkanı Altun: 'Temel yaklaşımımız Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması'

CUMHURBAŞKANLIĞI İLETİŞİM BAŞKANI FAHRETTİN ALTUN’DAN SURİYE, DİPLOMASİ VE TÜRKİYE’NİN KÜRESEL ROLÜNE DAİR AÇIKLAMALAR

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Anadolu Yayıncılar Federasyonu’nun düzenlediği ‘Anadolu Sohbetleri’ etkinliğinde medya temsilcileriyle bir araya geldi. Suriye’deki 13 yıllık kriz, Türkiye için hayati bir öneme sahip olduğunu belirten Altun, Türkiye’nin bu süreçte Suriye halkının yanında olduğunu ve bundan sonra da olmaya devam edeceğini vurguladı.

Suriye’de yaşanan insani krizlere dikkat çeken Altun, 1 milyona yakın insanın hayatını kaybettiğini ve 12 milyon kişinin yerinden edildiğini belirtti. Bu savaş, en fazla Suriye halkını mağdur etti. Altun, Suriye’deki zulümlerin modern dünya tarihinde örneği az görülen boyutlarda olduğunu ifade etti. Ayrıca, savaşın yarattığı büyük trajedilerin, Akdeniz ve Ege’de hayatını kaybeden mültecilerle daha da derinleştiğini dile getirdi.

TÜRKİYE’NİN SURİYE’YE YARDIMLARI VE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN İNSANİ TUTUMU

Altun, Türkiye’nin, Suriye krizine müdahale ederek büyük bir insani sorumluluk üstlendiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, vicdani ve insani bir tutumla, Türkiye'nin kapılarını Suriye halkına açtığını ve bu süreçte siyasi riskleri göze aldığını belirtti. Erdoğan, İslami, insani ve vicdani bir anlayışla, komşu ülkenin yaşadığı zorluklar karşısında Türkiye’nin misafirperverlik geleneğiyle Suriyeli sığınmacıları kabul etti. Bu yaklaşımın, popülizmin ve ırkçılığın arttığı bir dönemde çok önemli bir adım olduğunu söyledi.

SIĞINMACILAR KONUSUNDA TÜRKİYE’NİN TUTUMU

Altun, Suriye’den gelen sığınmacılara karşı Türkiye’deki bazı siyasi yapıların ırkçılık ve provokasyon yaptığına dikkat çekti. Ancak, Türk halkının büyük bir alicenaplık sergileyerek, sığınmacılara karşı gösterdiği misafirperverlik ve destekle bunun karşısında durduğunu vurguladı. Suriyeli mültecilerin sayısının zaman içinde 4 milyona yaklaştığını, fakat sonrasında bu sayının 2,9 milyon civarına düştüğünü belirtti. Altun, insanların evlerini terk etmek zorunda kalmalarının bir mecburiyet olduğunu ve bu kişilerin sorunun mağdurları olduğunu söyledi. Suriye’de barış sağlandığında, bu insanların geri dönmeyi arzu edeceklerini ifade etti.

SURİYE’DE YENİ BİR DÖNEM VE TÜRKİYE’NİN KATKISI

Altun, Suriye’de yeni bir dönemin başladığını ve bu dönemin yeni umutlar taşıdığını belirtti. Türkiye’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü, üniter yapısını ve halkının birliğini koruyarak Suriye halkının kalkınmasına katkı sağlamaya devam edeceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suriye’de kapsayıcı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini, etnik, dini ve mezhebi farklılıkların barış içinde bir arada yaşaması için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguladığını söyledi. Türkiye, Suriye’nin yeniden inşası için her türlü desteği vermeye kararlı olduğunu belirtti.

DİPLOMATİK ÇABALAR VE YENİ STATÜKO

Altun, Türkiye’nin Suriye’ye yönelik diplomatik çabalarını da anlattı. Türkiye’nin ilgili tüm kurumlarıyla, Suriye halkının zarar görmemesi için yoğun bir diplomasi yürüttüğünü belirtti. Türkiye’nin bu diplomatik çabaları sayesinde, bölgede krizin derinleşmesinin önlendiğini ve yeni bir statüko oluştuğunu ifade etti. Suriye’deki durumun, sadece Türkiye için değil, bölgesel ve küresel açıdan da kritik olduğunu söyledi. Türkiye, bu süreçte üstlendiği arabuluculuk rolüyle önemli bir aktör olmayı sürdürdü.

MEDYANIN ROLÜ VE KAPSAYICI DİL KULLANIMI

Altun, Türkiye medyasının bu süreçteki rolünü de değerlendirdi. Medyanın büyük bir kısmının kışkırtıcı dil kullanmak yerine, daha sükunetli ve kapsayıcı bir dil tercih ettiğini belirtti. Ancak, bazı medya kesimlerinin provokasyon amacıyla kışkırtıcı dil kullandığını ve bunun olumsuz sonuçlar doğurduğunu ifade etti. Türkiye’nin, sığınmacı karşıtı bir ülke gibi gösterilmeye çalışıldığını, ancak bu kampanyaların başarısız olduğunu vurguladı.

ETİYOPYA VE SOMALİ ARASINDA ARABULUCULUK VE TÜRKİYE’NİN KÜRESEL ROLÜ

Altun, Türkiye’nin Etiyopya ve Somali arasında arabuluculuk yaptığı tarihi bir mutabakatı da gündeme getirdi. 7 saat süren müzakerelerin ardından imzalanan mutabakat, Türkiye’nin barış diplomasisinin somut bir örneği olarak kaydedildi. Etiyopya ve Somali arasındaki ihtilaf, bölge jeopolitiği açısından önemliydi ve Türkiye, bu sorunu çözüme kavuşturmak için etkin bir rol oynadı. Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin, sadece Orta Doğu ve Balkanlar değil, Afrika jeopolitiğinde de büyük bir küresel oyuncu haline geldiğini söyledi.