TURHAN ÇÖMEZ, MECLİS'TEKİ ODASINDA, ABD'Lİ MÜSTEŞARIN KURDUĞU CÜMLEYİ İLK KEZ AÇIKLADI
Aksiyon Dergisi'nde, 25 Nisan 2005 tarihinde yayımlanan bir röportajda şaşırtıcı bir portreye tanıklık etmiştik. Fetullahçı Aksiyon, ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nde görevli Siyasi İşler Müsteşarı John Kunstadter'i şu cümlelerle övmüştü: “Farklı bir diplomat… Fotoğraf sanatçısı.” Kunstadter de dergiye, “Cenab-ı hak nasip ederse fotoğraftaki kabiliyetimi geliştirmek istiyorum” demişti.
ABD'li diplomatın Aksiyon röportajından yedi ay sonra 18 Ekim 2005'te Fetullah Gülen de Aktüel'e “Ulusalcı dalgayı aşacağız” diye konuşmuştu! 2006'dan sonra da aşmaya başladılar! Bu girizgahı neden yaptım? Çünkü; iki gündür yazıyorum! Önce Prof. Erol Manisalı'yı sonra da AKP'li vekil Emin Şirin'i ofislerinde tehdit eden kişi olduğu ortaya çıkan Siyasi İşler Müsteşarı John Kunstadter'i anlatmaya çalışıyorum! 1 Mart Tezkeresi'nde (2003) “Hayır” oyu veren ve ABD'nin radarına takılan Şirin ile “Rusya-Çin de var” diyen akademisyen Manisalı Hoca, Ergenekon sanığı yapılmıştı. Şimdi yeni “tehdit” olayını anlatacağım.
Kunstadter: Washington adına geldim
İYİ Parti'ye katılan eski AKP'li vekil Turhan Çömez, Kunstadter ile ilgili iki yazımın ardından beni aradı. 2002'de AKP'den vekil seçilen (Balıkesir) Çömez, Tayyip Erdoğan'ın özel kalem müdürlüğü ve danışmanlığı görevlerini üstlendi. 2007'ye kadar parti içerisindeki yanlışları eleştirdi. 2007'de teklif edilmesine rağmen yeniden milletvekili adayı olmadı. 2008'in Nisan ayında AKP'den istifa etti. Aynı yılın temmuz ayında adı Ergenekon kumpasına dahil edildi. Hakkında yakalama kararı çıkarıldığında İngiltere'de dil eğitimi alıyordu. Türkiye'deki evi basıldı, arama yapıldı. 12 yıl sonra Ergenekon kumpasından beraat etti. 30 Ağustos 2019'da Türkiye'ye döndü. Turhan Çömez, Amerikalı Kunstadter'in 2006'da kendisini Meclis'te ziyaret ettiğini anlattı.
Söz Çömez'de:
“… Benden randevu aldı ve geldi. Dedi ki: ‘Bu görüşmeyi Washington'un talimatıyla yapıyorum.' O günlerde ben Irak politikalarını şiddetle eleştiriyorum, 1 Mart Tezkeresi'ni geçirmemişiz. Emin ağabeyle (Şirin) birlikte önemli mücadeleler verdik. Tezkere karşıtlığı konusunda önde gelen isimlerden biriydim. Bana şu cümleyi kurdu: ‘Washington sizin açıklamalarınızdan çok rahatsız.'
Nedenini merak ettim! Şöyle devam etti: ‘Bu üslubunuz Washington'u rahatsız ediyor.' Ben de parlamenter olduğumu ve millet adına vekillik yaptığımı söyledim. Sert bir tonda ‘Sizin bunları söyleme hakkınız yok' dedim. Çok da güzel Türkçe konuşuyordu. Bana ısrarla, ‘Bu üslubunuzdan vazgeçmenizi istiyoruz' diye emir verir gibi konuşunca aynı üslupla konuştum: ‘Böyle bir cümle kuramazsınız. İnandığım siyaseti yapıyorum ve yaptığınız yanlışları da eleştiriyorum.' Bu cümleyi kurduktan sonra bana dedi ki: ‘Bunun bedelini ödersiniz.' Hangi bedelden bahsettiğini sorunca da ‘Bunun altında kalmayız ve tavrınızın bedelini ödersiniz' dedi. Bunun üzerine: ‘Amerika'da görev yapan bir Türk diplomat, Amerikalı bir senatörün odasına girip bunları söyleyebilir mi? Ne hakla bunları konuşuyorsunuz” dedim. Odadan kovdum. Çıkarken de ‘Bunların bedelini ödeyeceksiniz' diye söyleniyordu. Ondan sonra da Ergenekon başladı. Şundan yüzde yüz eminim: Ergenekon kumpası, ABD'de bazı çevreler ve FETÖ'nün kumpasıydı. İktidardan da onaylı tabii.”
2008'de sınırdışı edilmiş
Bu görüşmelerin ardından yeni bir bilgiye daha ulaştım:
ABD Büyükelçiliği'nde görevli John Kunstadter, 2008'de Türkiye'den sınırdışı edilmiş. Neden mi? Doğu ve Güneydoğu'da bazı illegal yapılarla görüştüğü Türk istihbaratı tarafından raporlanmış.
Şimdi yanıtı verilmesi gereken soru şu:
Ergenekon'un “kara kutusu” olduğu iddia edilen ve sınırdışı edilecek kadar çalışmalar içinde olan Kunstadter'in hangi partiler içinde bağı vardı, hangi gazeteciler ve akademisyenlerle hareket etti?