Tasarruf mu? AKP Heyetinin Bakü’deki Lüks Harcamaları Gündemde!

Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen COP29 İklim Zirvesi’ne 1860 kişilik bir heyetle katıldı. Zirvenin kapsamı kadar, katılımın devlete maliyeti de kamuoyunda tartışma yarattı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, yaptığı açıklamada, heyetin üç gün boyunca süren etkinlikler sırasında Türkiye bütçesine ciddi bir yük getirdiğini öne sürdü.

CHP: "SÜLALECE LALE DEVRİ YAŞIYORLAR"

Karabat, heyette yer alan bir kişinin üç günlük toplam maliyetinin 51 bin TL’yi bulduğunu, 1860 kişinin maliyetinin ise yaklaşık 94 milyon TL olduğunu belirtti. Karabat, "AKP, iklimi korumak için düzenlenen bir zirvede karbon ayak izini artırarak tarihe geçti. Devletin bütçesine zarar verdikleri yetmezmiş gibi, halkın sırtına yeni yükler bindiriyorlar. Sözde tasarruf tedbirlerinden bahsediyorlar, ama öğretmen ve öğrencilerin ihtiyaçlarını kısmaktan başka bir şey yapmıyorlar" dedi.

BEŞ YILDIZLI OTELLERDE KONFOR

Bakü gezisinin ayrıntılarına dikkat çeken Karabat, harcamaların sadece uçak biletleriyle sınırlı kalmadığını, heyetin lüks otellerde konakladığını ifade etti. İstanbul-Bakü uçak biletlerinin kişi başı yaklaşık 12 bin TL, üç gece beş yıldızlı otel maliyetinin ise 27 bin TL olduğunu belirten Karabat, transfer, yemek ve diğer ağırlama giderleriyle birlikte bir kişinin toplam maliyetinin 51 bin TL’ye ulaştığını hesapladı.

"OKULLARIMIZ HASTALIK SAÇIYOR, AMA ONLAR MİLYONLARI HARCIYOR"

Özgür Karabat, okullardaki yetersiz koşulları da eleştirerek, "Bugün çoğu okulumuzda kaloriferler yanmıyor, çocuklarımız soğuk sınıflarda eğitim görüyor. Ama aynı iktidar 100 milyon liraya yakın parayı birkaç günlük keyfi için harcamaktan çekinmiyor. Bu bir savurganlık ve halka haksızlıktır" ifadelerini kullandı.

TEPKİLER SÜRÜYOR

AKP’nin zirveye geniş katılımlı heyetle gitmesi sosyal medyada da tepki çekti. Kullanıcılar, tasarruf tedbirlerinden bahsedilirken bu tür harcamaların çelişki oluşturduğunu dile getirdi. Karabat’ın açıklamalarına hükümet kanadından henüz bir yanıt gelmezken, zirve sonrası bu tür masrafların kamuoyunda daha geniş çaplı tartışmalara yol açması bekleniyor.