Ufuk Söylemez'den Fitch değerlendirmesi: Trajikomik bir davranıştır

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Fitch ve Standard & Poors (S&P) Türkiye'nin kredi notunu düşürdü. Fitch, Türkiye'nin uzun vadeli döviz cinsinden kredi notunu, 'yatırım yapılabilir' düzeyinin bir basamak altına (BB+) çekti. Not görünüm ise 'durağan' olarak açıkladı.

Eski Ekonomiden Sorumlu Bakanı Ufuk Söylemez, Fitch’in raporunu Odatv’ye yorumladı. Ufuk Söylemez, “Buna, AKP usulü kızmak ve/veya kafa tutarak, tanımıyoruz falan demek ve efelenmek nafile ve trajikomik bir davranıştır'' dedi.

''YATIRIM YAPILAMAZ EKONOMİ RAPORLANDI’

Ufuk Söylemez’in yorumları şu şekilde: “Uluslararası Kredi Derecelendirme kuruluşları, dünyada uluslararası yatırım ve mali sermayesinin ve de kısa vadeli spekülatif sermaye hareketlerinin hak ve çıkarlarını gözeten, denetleyen ve raporlayan kuruluşlardır. Moody’s, Standart & Poors, FITCH ve JCR gibi dünyanın önde gelen bu kredi derecelendirme kuruluşlarının en az 2 tanesinden ''yatırım yapılabilir’ notu alamayan ekonomilere, bu tür fon ve/veya yatırımların gitmesi oldukça güçtür. Buna rağmen giderler ise, çok daha yüksek risk primi ve getiri talep ederler. Türkiye, Moody’s ve S/P’den sonra FITCH tarafından da Cuma günü yapılan açıklamayla maalesef 'yatırım yapılamaz' bir ekonomi olarak rapor edildi dünyaya. Buna, AKP usulü kızmak ve/veya kafa tutarak, tanımıyoruz falan demek ve efelenmek nafile ve trajikomik bir davranıştır.

''SİYASİ KARAR OLUR’ DENMİŞTİ

Başbakanlık Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Arda Ermut, 25 Ocak tarihinde Anadolu Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, Fitch’in raporunda not düşürmesi durumunda bunun siyasi bir karar olacağı iddiasında bulunmuştu.  

Arda Ermut, “Siyasi etkilerden arındırılmış bir değerlendirme olsa not düşüşü beklemeyeceğimi rahatlıkla söyleyebilirdim. Verilen karar da o anlamda bir not düşüşünü ifade ederse bunun siyasi bir karar olacağı çok açık. Eksi not verdikleri bir ülkenin 20 sene boyunca hiçbir şekilde borçlarını ödeyemez hale gelmeyişi, aslında bu kredi derecelendirme kuruluşlarının yaptıkları değerlendirmelerin ne kadar sağlıklı olduğu konusundaki soruları da arttırıyor. Bu noktada, doğrudan yabancı yatırımda herhangi bir etkisi olacağını beklemiyorum'' demişti.