Prof. Dr. Sait Yılmaz
Prof. Dr. Sait Yılmaz - Yazar

Akıllı İstihbarat

21. yüzyıl “akıl çağı” olacak.
Her şeyin (silah, araba, şehir, ziraat) akıllısı olacak.
Yapay zekâ, makineyi akıllı yapıyor.

11 Eylül 2001’den beri Batılı istihbarat servisleri büyük bir değişim geçirmekte, yeni güvenlik ortamına adapte olabilmek için teknolojiyi önlerine katarak yarışmaktalar. Dünyada istihbaratın; güvenlik, dış politika, savunma, özel şirketler ve teknoloji ile dansı her gün yeni örnekler ile karşımıza çıkmaktadır. Görüntü ve sinyal istihbaratı için uzayda yapılan yarıştan sonra, ekonomik istihbarat alanındaki rekabet başladı ve sonrasında sosyal medya üzerinden “yumuşak istihbaratı” öne çıktı. Önceleri iş dünyasında daha çok karar verme sistemlerini desteklemek için kullanılan yumuşak istihbarat, istihbarat dünyasında internetin araştırma (bilgi toplama ve analiz) ve operasyonel vasıta olarak kullanılması ile yeni bir çehre edindi. Şimdi ise yapay zekânın savunma ve istihbarat alanına uygulanması ile “akıllı savunma” ve “akıllı istihbarat” aşamasına geçiş aşamasındayız. Ukrayna’daki savaş aslında bu anlamda Batı teknolojilerinin test alanı oluyor.

Halen NATO, geleceğin teknolojileri olarak belirlenen yedi ana alanda projeler üzerinde çalışıyor ve buradan savaş alanına yeni çözümler getirilmek istiyor:

1. Veri ve Büyük Veri analitiği,
2. Yapay zekâ ve makine öğrenmesi,
3. Otonomi,
4. 
Uzay,
5. Hipersonik vasıtalar ve füze savunma teknolojileri,
6. 
Kuantum teknolojileri,
7. 
Biyo-teknolojiler ve insan kabiliyetlerini (yapay) geliştirme.

Ukrayna savaş alanında özellikle Batılıların yapay zekâlı istihbarat sistemleri ile NATO’da yeni bir istihbarat paradigması doğuyor. Akıllı istihbarat sistemleri makine öğrenmesi ile geleceğin savaş alanında kendi çözümlerini üretecekler. Tabii bunun melez savaş, siber savaş, toplum mühendisliği, psikolojik operasyonlar ve dezenformasyon alanında da uygulamaları olacak.

Yakın zamana kadar savaş ortamları kara, deniz, hava, uzay ve siber-uzay olarak sınıflandırılırdı. 2021 yılında NATO, bunlara “bilişsel ortam”ı ekledi. Bu ortam bildiğimiz geleneksel propaganda ve psikolojik operasyonlardan yani belirli fikirleri veya davranışları empoze etmekten başka bir şey, sizin anlamanızı, bilmenizi değiştirmeyi hedefleyen bir mücadele ortamı. Bu süreçte fikirlerimiz, görüşlerimiz, inançlarımız, seçimlerimiz ve davranışlarımız değiştirilmeye çalışılıyor. Aslında mesele hep aynı; -tıpkı bir tiyatro oyuncusu gibi, kendi gerçekliğimizi yaratmak ve izleyenleri bu gerçeklik içinde yaşadığına inandırmak. Artık savaşları kazanmak harita üzerindeki bazı yerleri (fiziksel ortam) ele geçirmekle değil, (bilişsel ortamda) hedefin ideolojik dönüşümü ile sağlanacak. Aranan etki, hedef nüfusun ideolojik dönüşümüdür. Hedef sadece düşman topraklarındaki siviller değil, kendi vatandaşlarımız da etki grubu içindedir. Çünkü insan, savunmanın en zayıf halkasıdır ve bu yüzden, insan sermayesi korunmalı ve yönlendirilmelidir.

Akıllı istihbarat

Soğuk Savaş döneminden kalma silah teknolojisi ve savaş konseptleri son 30 yıldır büyük bir dönüşüm içerisindedir. Bu dönemde dijitalleşme ve haberleşme teknolojilerinde yaşanan gelişmeler savaş alanına insansız hava araçlarından sonra yapay zekâ kullanan yeni otonom sistemler davet etmektedir. Bütün bunların savaşın doğasını değilse de karakterini değiştireceği aşikârdır. Özellikle 2040 yılına kadar olan dönemde savunma teknolojileri alanında önemli dönüşümler beklenmektedir. Öte yandan, bütün bu gelişmelerin ülkelerin savunma ve istihbarat yapılarına ve konseptlerine de etkisi olacaktır. Bu dönüşüm, yeni teknolojilerin yapay zekâ ile harmanlandığı “akıllı savaş” ve “akıllı istihbarat” ile sağlanacaktır.

Yapay zekâ kullanımının artması ile otonom sistemlerin daha karmaşık karar verme, kendi kendini yönelten eylemlerde bulunma ve artan şekilde karmaşık insan-makine öğrenmesine sahip olacağı değerlendirilmektedir. Bu tür akıllı unsurların artan kullanımı siber ve muharebe sahası sentetik gerçeklikleri ve dijital sosyal şebekelerde çok önemli genişleme sağlayacaktır.

                           Şekil : Yapay Zekâ İçeriği
yapay-zeka.jpg

 

Yapay zekâ pek çok teknik kullanır, bunların içinde en çok öne çıkan şunlardır;

- Veri yığını içindeki düzenlilikleri tanımlayarak algoritmalar kullanan makine öğrenmesi,
- Yapılan eylemler karşısındaki tepkileri değerlendiren geri besleme mekanizmaları üzerine inşa edilmiş bir program olan takviye öğrenmesi.
- Yapay zekânın yönetim, insan hakları, politika, güç ve savaş alanlarında önemli gelişmelere yol açacağı beklenmektedir.

Yapılacak çalışmalar otonom sistemleri yapay zekâ çalışmaları ile de bir araya getirerek, insan-makine ara yüzü, bilgi akışı, otonomi mimarisi gibi süreçlerle koordinasyonu sağlamalıdır.

Yapay zekâ ile dev bilgi yığını içinden en doğru istihbaratı süratle süzebilirsiniz. Yapay zekâ, problem çözmede insan gibi özellikleri olan makineler sağlamayı öngören bir bilim alanıdır. Yapay zekâ; genişletilmiş veri füzyonu yanında kategorileştirme ve etkiye dayalı değerlendirme (veya hedefleme) için önemli gelişmeler vaat etmektedir. Örneğin, istihbarat analizcisi görevlendirme, toplama, işleme, kullanma, dağıtma ve yeni bilgi elde etmek için güvenilir sistemleri tüm sensörler ve uygun arşiv verileri dâhilinde kullanabilir. Yapay zekâ entegrasyonu, emareler & ikaz, bilgi ve anlama yönetimi vasıtaları yanında daha doğru ve sağlam istihbarat analizleri ile karar vericileri yardım için de kullanılabilir. Bu aynı zamanda yaşam kalıpları oluşturmak, insan bölge haritalaması, sosyal ağ analizi, hedefleme için karar verme desteğini de kapsayabilir. Çok yüksek hız, çok düşük güçle çalışan sinir şeklindeki elektronik parçalar, otonom sistemler ve bilgisayar mimarilerinde insan algısının üzerine çıkabilir. Daha düşük enerji harcayarak, ortam tanımada gömüşmüş sensör işlemcileri, hedefleri ayırt etme ve tanımlama imkânı sağlayabilir.

Tablo : Güç, Savunma ve İstihbarat İlişkileri

guvenlik.jpg

Dünyadaki tüm insanlar için büyük bir bilgi bankası ortaya çıkmakta, bununla da kalmayıp, davranışlarımız gerçek zamanlı olarak izlenmekte, ölçülmekte, kayıt edilmekte ve analiz edilmektedir. Sosyal medyadaki bilgilerinizle resimli olarak ilişkileriniz, yaşam dinamikleriniz takip edilebilmektedir. Bu kadar büyük verinin (big data) analiz edilebilmesi için geliştirilen tekniklerden biri Doğal Dil İşleme’dir (NLP). NLP, yapay zeka ve dil uygulamasını kullanan hesaplamalı otomasyon sistemi ile sosyal medyadaki insan (doğal) dilin anlamlandırılmasına yardım etmektedir. Makine-öğrenme algoritmaları kullanılarak insan analizinde istatistiksel bağlantılar kurulmaktadır. NLP’nin en yaygın kullanımlarından birisi hassasiyet ölçümü, bunun için tweetleri ‘olumlu’, ‘nötr’ ve ‘olumsuz’ olarak üç sınıfa ayırmasıdır. Bu yöntemden güvenlik istihbaratı dışında en çok ticari ve reklam firmaları yararlanmaktadır. NLP, bunun hassasiyet dışında ‘acil’, ‘sakin’, ‘şiddet’ ve ‘barışçı’ olarak daha sosyolojik kapsamda sınıflandırmaktadır. NLP’nin istihbarat toplayıcıya diğer bir katkısı gerekli ve gereksiz bilgiyi ayırt etmesidir. Bu tür filtreye ‘belirginleştirme’ de denilmektedir. NLP’nin diğer bir uygulaması ise çoklu sınıflandırma katmanları ile ilişkilerin mimarisini ortaya çıkarmasıdır. Böylece daha gelişmiş ilişkisel analizler yapılabilmektedir.

Büyük Veri ve Gelişmiş Analitik (BVGA), dijital ve sanal dünyada sürekli bir gelişme sağlayarak, bilgi selinin anlamlandırılması önem kazanacak. Özellikle, analitik alanı; anlama üretimi süreci (matematik analiz ve görüntüleme vb.) ve mevcut sistemlerde (tanımlayıcı) veya gelecek sistemlerde (öngören) bakış sağlayacaktır. Analizciler sık sık yüksek hacimli, akışkan, çeşitli bilgi, doğruluk veya görüntüleme zorlukları ile karşılaşacaktır. Geleceğin fiziksel, insan veya bilgi-savaşı uzayında, analizler; öngörü ve tahminde bulunmaya, gerçek zamanlı karar desteği sağlamaya, erken ikaz ve uyarıya odaklanacaktır. Artan öngörü analitiği karar vericilerin bilişsel sınırlarını geçecektir. BVGA’nın dört ana elemanı vardır;

(1) Toplama (sensörler),
(2) İletişim,
(3) Analiz,
(4) Karar verme.

Hızlı bir şekilde gelen ve homojen olmayan büyük verinin işlenmesi ise beş zorlukla karşılaşacaktır; hacim, hız, çeşitlilik, doğruluk ve görüntüleme. BVGA, insan (sosyal medya, biyo-enformatik vb.), fiziksel (sensörler) ve bilgi (siber, analiz vb.) ortamlarını kapsamaktadır.

Şekil: Dijital Evren: 2010’dan 2020 Yılına Kadar 50 Kat Büyüdü (Büyük Veri)

tabloo.jpg

Akıllı istihbarat sistemi, insan-makine işbirliği ve görüntülemede yeni yöntemleri gerekli kılacaktır. İstihbarat ağları arasındaki rekabet çeşitli etkileme algoritmalarının geliştirilmesine yol açacaktır. Benzer şekilde otonom sistemler ile etkinlik artırılacaktır. Yapay zekâ; yoğun bir şekilde veri ve istihbaratı toplama, değerlendirme, analiz ve dağıtma işinde kullanılabilir. Çağdaş yapay zekâ;

- Bilgi toplama ve analiz,
- Yüz, konuşma ve el yazısı tanıma,
- Düşünce analizi,
- Yürüyüş tanıma ve
- Davranış analizi yeteneklerine sahiptir.

Gözetleme ile birlikte, yapay zekâ, daha fazla anlam çıkarma ve istihbaratı kullanma işlevini de sahiptir. Yapay zekâ, özellikle veri yığınındaki trendleri tanımlamakta iyidir. Bu yönde, yakın gerçek-zamanlı istihbarat analizi için büyük bilgi yığınları arasında ayıklama yapmakta kullanılır.

Makalenin devamı ve geniş versiyonu için;

https://www.academia.edu/Akıllı_İstihbarat

 

Toplam 3319 defa okunmuştur.

Prof. Dr. Sait Yılmaz diğer yazıları:

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.