Yeni Çıkanlar | 9 Aralık 2019
Yeni Çıkanlar | 9 Aralık 2019 ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için “Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı” listelerini oluşturdular. Editörlerimizin abc kitap...
ABC Kitap editörleri, bu hafta da sizler için “Yeni Çıkanlar / Editörün Seçtikleri / Haftanın Kitabı” listelerini oluşturdular. Editörlerimizin seçkisinde edebiyattan tarihe, inceleme-araştırma kitaplarından politik eserlere ve hatıra kitaplarına kadar pek çok türde okunmaya değer kitaplar ve yayınevlerinin okurlarla buluşturdukları yeni eserler yer alıyor.
YENİ ÇIKANLAR
Sir Arthur Doyle
SHERLOCK HOLMES 6-TEHLİKELİ MİRAS
Çeviren: Saffet Günersel
Portakal Kitap
Baker Sokağı'ndaki 221 B numaralı evindeki ünlü kiracı Sherlock Holmes...
Zekası, karizması ve çokça huysuzluğuyla bilinen, çözülemeyen tüm olayların içinden alnının akıyla çıkan başarılı dedektifin aksiyon, eğlence ve heyecan dolu maceraları yeniden okurlarla buluşuyor!
Bu gerçekten Doktor Watson’ın Sherlock Holmes’ü son görüşü mü? Sherlock’un dönüşü beraberinde ne getirecek? Üç öğrenciden hangisi hırsız? Altın gözlük kime ait? Sherlock Holmes masumiyetinden emin olduğu müşterisini Scotland Yard polislerinden kurtarabilecek mi?
Sherlock Holmes ve biricik ortağı Doktor Watson’ın maceraları, kaldığı yerden devam ediyor.
Polisiye tarihine damgasını vuran Sir Arthur Conan Doyle’un kaleminden...
200 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Edward Ashford Lee
DİJİTAL RUH: İNSAN VE TEKNOLOJİ ARASINDAKİ YARATICI ORTAKLIK
Çeviren: Avni Uysal, Gizem Uysal
Koç Üniversitesi Yayınları
Teknoloji geliştikçe insanların ona dair fikirleri de çeşitleniyor. Kimi algoritmaların her şeye hâkim olduğu bir gelecekten korkuyor, kimiyse o geleceğe olağanüstü bir coşkuyla yaklaşıyor ve fiziksel dünyadaki her şeyin aslında tamamen dijital bir hesaplama olduğunu söyleyecek kadar ileri gidiyor. Peki, gerçekte nedir teknoloji? Zaten var olan şeylerin keşfedilmesinden ibaret midir, yoksa buluşmalar mı var eder onu? Ne yöne doğru ve nasıl bir hızla ilerliyor? Mevcut hızıyla zaman içinde insana üstün gelebilir mi?
Dijital Ruh işte bu sorular etrafında inşa ediliyor. Yazar Edward Ashford Lee önce Platon’un felsefesine kadar geri gidiyor, teknolojinininsanlar tarafından keşfedilen Platonik İdeallerden oluştuğu düşüncesi ile yaratıcı bir süreç olduğu düşüncesini karşı karşıya getiriyor. Daha sonra insanlar ve makineler arasındaki rekabete odaklanıyor ve aslında böyle bir rekabet olmadığını, evrim sürecinden birlikte geçtiklerini iddia ediyor. Bir yin ve yang dengesiyle teknoloji tarihinin en alt basamağından en üst basamağına doğru tırmanarak okura adeta bir teknoloji felsefesi sunuyor.
Edward Ashford Lee, Berkeley Üniversitesi’nde profesör.
İngilizceden çevirenler: Avni Uysal ve Gizem Uysal
236 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Elia Kazan
UZLAŞMA
Çeviren: Batuhan Taş
Alakarga Sanat Yayınları
Artık bir şey yapmam için bir neden olmadığına göre, bir şey yapmamam için de bir neden yoktu. Değer yargılarını ve sonuçları düşünemeyecek kadar zom ve mutluydum. Sadece ve sadece dürtülerimle ve arzularımla alakadar olmak istiyordum...
Elia Kazan’ın bu unutulmaz romanı konforlu hayatların iç dünyasına, zenginliğin ve kurumsallığın saçmalığına ve çağdaş iş yaşamının nasıl bir hapishane olduğuna yöneltilmiş bir hançer adeta. Romanın kahramanı Eddie, Türkiye’den Amerika’ya göç etmiş Yunan kökenli bir ailenin oğludur.
Amerika’da yeni isimler almak, yeni hayatlar kurmak aileyi yalnızca bir yere kadar mutlu etmiştir...
Eddie, yıkıcı aşkı tanıdığı zaman, aile, para, ün, kariyer, bir anda değersizleşir...
Elinizden bırakamayacağınız, güçlü, sarsıcı bir roman...
712 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Byung Chul Han
EROS’UN ISTIRABI
Çeviren: Şeyda Öztürk
Metis Yayınları
Düşünme ancak Eros'la artırılabilir. Düşünebilmek için bir dost, bir âşık olmuş olmak gerekir. Eros olmadan düşünce bütün canlılığını, bütün huzursuzluğunu kaybederek tekrara düşer, gerici bir hal alır. Eros Başka'ya duyulan arzuyla düşünceyi cesaretlendirir.
Narsisizm, sanılanın aksine, kendini sevmek değildir. Kendini seven özne, Başka'yla arasına kendi lehine işleyen negatif bir sınırlama getirir. Oysa narsisist özne sınırlarını net bir şekilde belirleyemez; kendisiyle Başka arasındaki sınırı bulanıklaştırır. Dünya narsisiste sadece kendi anıştırmalarının gölgesinde görünür. Başkayı başkalığı içinde tanıma ve bu başkalığı teslim etme becerisi yoktur. Sadece kendini bir şekilde yeniden tanıyabildiği yerlerde anlam bulabilecektir.
Aynı'nın Cehennemi'nden ancak arzuladığım ve beni büyüleyen bir Başka sayesinde, dostla, sevgiliyle, aşkla çıkabilirim.
64 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Halit Payza
ÇÖL FEDAİSİ KUŞÇUBAŞI EŞREF
Tarihçi Kitabevi
Kahraman(!) ve hain(!). Her ikisi de önce kahraman, sonra hain... Çerkes Ethem Yunan saflarına geçtiğinde, yanındaydı. Yüz ellilikler listesinde altmışıncı sırada. İttihat ve Terakki’nin, Teşkilat-ı Mahsusa’nın fedaisi. Gerçekle efsane arasındaki gölge. Uçan Şeyh, Kuşların Şeyhi… Enver Paşa’nın en güvendiği insan. Birinci Paylaşım Savaşı’nın hazırlıklarının yapıldığı Balkan Savaşı sonrası Enver Bey, iki rütbe birden terfi ettirilerek yarbaylıktan mirlivalığa yükseltildi. Otuz beş yaşındaydı. Apandisiti alınmış, henüz nekahet dönemindeydi. Beşiktaş’taki evinde dinleniyordu. Kapı sabırsızlıkla vurulmuş, içeriye çok sevdiği, ‘aşere-i mübeşşere’den saydığı iki arkadaşı girmişti; Kuşçubaşı Eşref ve Dr. Nazım. Arkadaşlarının geliş sebebi, kendisine Harbiye Nazırlığı teklifi nedeniyleydi. Sessizce söylenilenleri dinlemiş, bir şartla Nazırlığı kabul edebileceğini belirtmişti: “Bir tek şartla bu teklifinizi kabul edebilirim” demişti. “Ben Harbiye Nazırı olduktan sonra, bu makamın benden beklediğini tereddüt etmeden yapabilmek isterim. Ne siz ne de diğer arkadaşlarım benden hiçbir istisnai muamele istemeyeceksiniz. Bunun için söz verin.” Enver Bey de Kuşçubaşı Eşref de Dr. Nazım da sözlerinin arkasında durdular. Birinci Paylaşım Savaşı, Paşalar Savaşı’dır. Osmanlı, bir oldubittiyle kendini hazırlıksız ve donanımsız olduğu bir savaşın içinde buldu. Kuşçubaşı Eşref, bu savaşın içindeydi. İngiliz altınları ve silahlarıyla donatılmış iki bin kişilik Hicaz Ordusu’na karşı koyan kırk kişiden biriydi. Birinci Paylaşım Savaşı’ndan Malta sürgünlüğüne uzanan serüvenini içeriyor “Çöl Fedaisi Kuşçubaşı Eşref”.
352 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Matthew B. Crawford
EŞYANIN DİLİNDEN ANLAMAK
Çeviren: Banu Karakaş
Metropolis Yayınları
Gün boyu bilgisayar başında çalışırken tam olarak ne iş yaptıklarını kendilerine bile açıklamakta zorlanan günümüz zihin emekçileri, anlamlı bir hayattan giderek uzaklaştıklarını, adını koyamadıkları bir şeylerin eksikliğini hissettiklerini daha sık dile getirir oldular. İnsana kendini aciz ve edilgen hissettiren, kullanıp atmaktan öte ilişki kuramadığımız tüketim ürünleri de bu yabancılaşma hissini pekiştiriyor. Acaba elle tutulur ve hissedilir dünyadan giderek kopuyor olabilir miyiz?
Felsefe doktorasının ardından Washington’daki bir düşünce kuruluşunda başladığı kariyerini bırakıp motosiklet tamirhanesi açan Matthew Crawford, liseden sonra apar topar üniversiteye, oradan da ofise tıkıldığını düşünenler için bu kitapta yeni bir kapı aralıyor. Crawford, bir zamanlar gündelik hayatın parçası olmasına rağmen bugün kaybolmakta olan bir deneyimi, insanın elleriyle bir şeyler üretme ve eşyalarını tamir etme pratiğini mercek altına aldığı Eşyanın Dilinden Anlamak’ta el becerisi ve ustalık gerektiren işlerin itibarını iade ediyor.
Düşünme ile yapmanın, zihin emeği ile kol emeğinin birbirinden büsbütün ayrı şeyler olduğu yanılsamasıyla herkesi zihin emekçisi olmaya yönlendiren modern eğitim mantığını sorgulayan Crawford, yüz yıl kadar önce seri üretim hattının ortaya çıkmasıyla doğan bu ayrımın, her iki emek biçiminin de değerini azalttığını örneklerle ortaya koyuyor. Öte yandan, Crawford’a göre büsbütün umutsuz olmaya da gerek yok: Seri üretim hattının gayri insani düzenini de, ofis işlerinin zihin uyuşturan anlamsızlığını da bertaraf etmek mümkün.
Emeğin değeri ve anlamına dair anlatıları irdeleyen Eşyanın Dilinden Anlamak, giderek soyutlaşan bir dünyada ayaklarımızı yere nasıl basabileceğimiz üzerine kapsamlı bir tartışma.
240 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Evrim Kuran
BİR KUŞAĞI ANLAMAK
Mundi Yayınları
Bir Kuşağı Anlamak, Bir Dönemi Anlamaktır.
2000’lerin başından bu yana gördüklerimi kuşaklar üzerinden okumaya çalışıyorum. Kuşakları anlamak; geçmişi onurlandırmak, geleceği mümkün kılmak için fevkalade bir araç. Bir kuşağı anlamak, bir dönemi anlamaktır. Bir dönemi anladığınızda ise paradigmanın kıskacına sıkışmaktan kurtulursunuz. Ve sizin gibi olmayanları kendinize ait yargılarla değil, onlara ait gerçeklerle görmeniz mümkün olur.
Bu mümkün olduğunda ise dönüşürsünüz. Birey olarak, kurum olarak, toplum olarak… Bu kitabı Z kuşağını anlamak isteyenler ve kuşağın ta kendisi için yazdım.
Hiçbir bebek nankör, kibirli, tembel, yalancı, riyakâr, hırsız ya da katil olarak gelmez dünyaya. Bebeklikten çocukluğa ve oradan yetişkinliğe geçişteki yolculuk şekil verir iyi insan olma tercihine. Hız ve rekabetle şekillenen ama asla bütünlenmeyen, her şeyin fiyatının bilindiği fakat değerinin bilinmediği bu çağda, biz yeni nesil ebeveynler mutlu çocuk yetiştirmek obsesyonuna kapılıyoruz.
Bu nesle iyi bir dünya bırakamıyoruz; dilerim iyi bir nesil bırakıyoruzdur dünyaya...
- Evrim Kuran
128 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Jorge Amado
DONA FLOR VE İKİ KOCASI
Çeviren: Muhittin Karkın
İletişim Yayınları
Dona Flor ve İki Kocası, Latin Amerika edebiyatının usta ismi Jorge Amado’nun fantastik romana yeni bir soluk ve açılım getiren başyapıtı.
Çapkın, kumarbaz ve sorumsuz kocası Vadinho’nun bir karnaval eğlencesi sırasında ansızın ölmesiyle dul kalan Dona Flor merhum kocasına karşı karmaşık duygularla geçirdiği günlerin ardından kendini aşçılık okuluna ve öğrencilerine verir.
Bir süre sonra, çevresindekilerin ısrarları sonucu tekrar evlenme fikrine ikna olan Dona Flor’un yaptığı ikinci evlilik doğaüstü olaylarla sarsılmaya başlarken, biri hayatta diğeri vefat etmiş olan iki kocası arasında kalır. Latin Amerika’nın büyülü gerçekçilik geleneğini sürükleyici bir aşk ve ihanet anlatısıyla harmanlayan Amado, Dona Flor ve İki Kocası’nda 20. yüzyılın unutulmaz eserlerinden birini sunuyor.
“Amado, hafızadan kolay kolay silinmeyen anlatılarıyla Latin Amerika’nın en yetenekli yazarlarından biri.”
- Albert Camus
“Jorge Amado, kitaplar yazmadı, koca bir ülkenin hayatını yazdı.”
- Mia Couto
539 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Ercan Karakaş
ÇAĞDAŞ PARTİ ÖRGÜTLENMESİ
Tekin Yayınları
CHP’nin programını, örgüt yapısını, söylemini, çalışma tarzını sol, sosyal demokrat bir bakış açısıyla yenilemesi artık kaçınılmazdır. Yenileme en geniş katılımla, aşağıdan yukarıya doğru yapılacak demokratik ve saydam tartışmalar yoluyla ve bir zaman planına bağlı şekilde yapılmalıdır.
Çağdaş demokrat anlayış, partilerde ve her türlü örgütlenmede, tek bir kişiye bağımlılığı, liderin “kurtarıcı” olarak ortaya çıkmasını reddediyor; bunu kişiyi yabancılaştıran bir süreç olarak görüyor. Sosyal demokrasinin “şaşmaz pusulası” olan evrensel değerleri eşitlik-özgürlük-dayanışma ile insana ve emeğe önem veren yaklaşımı, partinin iç çalışmalarında da yol gösterici oluyor.
Toplum için eksiksiz bir demokrasiyi savunan/vaat eden bir partinin, demokrasiyi ilk önce kendi içinde uygulaması, partinin ideolojisi, hedefi ve kimler için siyaset yaptığı, hangi bağdaşıklıklarla yol yürüyeceğinin son derece net olması gerekir. O nedenle CHP bir yandan, otoriter tek adam rejimine karşı demokrasi güçlerinin işbirliği ve dayanışmasını genişleterek sürdürmeli, diğer taraftan da geniş bir reform başlatmalıdır.
96 s.
İstanbul 2019
KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Aristoteles
RETORİK
Çeviren: Ari Çokona
İş Bankası Kültür Yayınları
Aristoteles (MÖ 384-323): Antik Yunan’ın en önemli ve çok yönlü filozoflarından biridir. Platon’un öğrencisi, Büyük İskender’in öğretmeni, Lykeion Okulu’nun kurucusudur. Orta Çağ’da Musevi, Hristiyan ve Müslüman düşünürleri etkilemiş, etkisi Rönesans, Reform ve Aydınlanma dönemine kadar yayılmıştır. Biyoloji, fizik, kimya, psikoloji, etik, mantık, metafizik, retorik, şiir sanatı, bilim felsefesi ve siyaset kuramı hakkında günümüze ulaşan metinleri bu alanlarda kurucu metinlerden sayılmaktadır.
Antik Yunan’da eğitim sosyal ve siyasal hayatta çok önemli olan güzel konuşmayı da kapsadığından, Aristoteles de Lykeion’da retorik üzerine dersler vermiş, notlar ve kitaplar yazmıştır. Bu konuda günümüze ulaşan en önemli eseri Retorik adıyla bilinen çalışmasıdır. Güzel konuşmanın bir sanat olduğunu belirten Aristoteles, bu eserinde retoriğin tanımını verir, türlerini ve öğelerini belirtir, uzun açıklamalar ve örneklerle başarılı bir söylevin nasıl hazırlanacağını anlatır.
256 s.
İstanbul 2019
"Yeni Çıkanlar | 9 Aralık 2019" haberi, 10 Aralık 2019 tarihinde yazılmıştır. ABC Kitap kategorisi altında bulunan Yeni Çıkanlar | 9 Aralık 2019 haberi 2019 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Yeni Çıkanlar | 9 Aralık 2019 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. ABC Kitap konusunda 22 Kasım 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.