Parayı veren Fatih’in düdüğünü çalar!
Parayı veren Fatih’in düdüğünü çalar! Çağlar Ezikoğlu*Aslında pek yazasım da yoktu böylesi gereksiz bir kişilik için zira ciddi bir vakit kaybı. Fakat Twitter hesabından hakaretamiz ifadelerle ABC Gazetesi ve Merdan Yanardağ’a olan saldırısından sonra, basit birkaç...
Çağlar Ezikoğlu*
Aslında pek yazasım da yoktu böylesi gereksiz bir kişilik için zira ciddi bir vakit kaybı. Fakat Twitter hesabından hakaretamiz ifadelerle ABC Gazetesi ve Merdan Yanardağ’a olan saldırısından sonra, basit birkaç arşiv araştırması ile "Fatih Tezcan kimdir?" sorusunu yanıtlamak farz oldu. Alev Doğan bu soruya cevap aramış son yazısında lakin milat olarak 2012 yılını veya Suriye İç Savaşı’nın başladığı zaman dilimini kullanmış bu tetikçi için. Ben biraz daha geriye gitmek istiyorum, Fatih’in tetikçi olmadığı yıllara, inanın yazıyı okuyanların büyük çoğunluğu küçük dillerini yutacaktır Fatih’in ateşli bir AKP muhalifi geçmişini görünce.
Anti-Kapitalist Fatih’den AKP ve Erdoğan’a Hakaretler
Tarih 17 Temmuz 2013, Yandaş Yeni Şafak’ın yandaş yazarlarından eskinin Anti-Kapitalist Müslümanlarından Salih Tuna, ''Ebu Zer sizin kadar salak değildi’ ismiyle bir köşe yazısı yazmış ve eski yol arkadaşlarını kıyasıya eleştirmiş. Linkini verdiğim sitedeki bir kullanıcı yorumu çok ilgimi çekti, aynen aşağıda yayınlıyorum ''nezir ergüder’ isimli kullanıcının yorumunu[1];
2006 yılında Kayseri'den İstanbul'a gitmiştim. İhsan yine aynı İhsan'dı. Zaten adam 35 yıldır öyledir. Kıztaşı'ndaki büroya gittim. Şimdi tanıdım Salih Tuna yanındaydı. İhsan bi taraftan Salih bi taraftan AKP'ye sallıyorlardı. İhsan da bir değişme olmadı da bu arkadaşta nasıl bir hidayet hasıl oldu. Bir kaç gün sonra gittiğimde de bugünlerde arzı endam eden Fatih Tezcan'ı görmüştüm. Adam öyle ateşliydi ki 'tayyipten şeriatçı falan olmaz, bunlar yiyici v.b.'şeyler söylüyordu.
Tabi insan şaşırıyor, hatta soruyor, böylesine yandaş Fatih Tezcan nasıl olurda aşık olduğu Başbakan’a ''yiyici’ gibi ifadelerle hakaret eder diye. Aslında Anti-Kapitalist Müslümanlar ve o çevrede bulunanlar Fatih’in ne olduğunu gayet iyi bilir ama bu hususlar maalesef ki pek yazılmamış. Peki Fatih gerçekten böyle mi düşünüyordu AKP iktidarı ve Tayyip Erdoğan hakkında, yoksa bu kullanıcının yorumları gerçek dışı mı? Fatih Tezcan’ın 2006’da kurmuş olduğu ve aslında o dönem ateşli bir AKP muhalifi olarak AKP ve Erdoğan’a hakaret üstüne hakaret ettiği bir sitesi var; ''Analiz Merkezi’ ismiyle. Aslında bizim ileri zeka! Fatih arkadaşımız bahse konu muhalif yazılarının çoğunu sitesinden kaldırmış.
Örneğin 2011 seçimlerinden önce; 16 Haziran 2011 tarihinde yazdığı ve AKP'ye sert eleştiriler yönelttiği "Ne 1923 Darbesi Ne 2023 Hedefi!" başlıklı yazısında, "Biz Kapitalist ve Irkçı Mekke Elitleri’ni deviren bir Peygamberin ve o peygamberin dâhi -vahiy olmayan- bazı sözlerini akıl ve tecrübe dağarcıklarında süzerek yapıcı biçimde eleştiren arkadaşlarının, yoldaşlarının yolundan yürüyoruz" diyor Fatih Tezcan ve seçimlerde oy kullanmayacağını AKP’ye yönelik ağır eleştirilerle birlikte ifade ediyor[2]. Misal bu yazıyı Fatih Tezcan’ın sitesinde bulamazsınız, fakat internet dünyası be Fatih, her şey arşivleniyor.
Dahası da var, en başta bahsetmiştik ya ''Erdoğan ve AKP’nin yiyiciliğinde şikayetçi bir Fatih gördü bu gözler diye. Aynı Fatih bu durumu kaleme de almış. Tarih 26 Haziran 2010, ''Asgari Ücrete 22 lira zam Allahsız’cadır’. Allah’tan o dönem Başbakan’a hakaret suçlaması ile dava açmak bugünkü kadar yaygın değildi, şanslıymışsın Fatih!
Bakalım ne demiş dönemin ateşli muhalif Fatih’i[3];
"Hemşehrim, evet, bu ücretlendirmeyi sizin gönlünüze ve hatta baskılarınıza göre yani sigorta net-brüt mevzularına göre belirliyoruz ama bu seneden sonra bitmiştir! Artırıyoruz!" deyin! Neden bu olmadı? Çünkü Tüsiad'ın PKK ve İsrail konusundaki desteğine ihtiyaç vardı. Bu sene de bahane bu oldu!
İşte tam da değindiğim konu bu! Bu tam da sünepece ve gelenekselce bir yaklaşım!
"Olsa dükkan senin de reel-politik işte...Mevzuat mevzuat..." Siz böyle demeyesiniz diye İslam gelmişti! Bu bahanaleri getiremeyesiniz diye uyarıldınız!
Namazınız, bu özürleri dilemekle yetinmeyen bir dik duruş üzere olmanız içindir!
Türk-İş, 2010 için tespit edilen asgari ücretin, ''Güvenilir, objektif ve bilimsel verilerden uzak bir şekilde belirlendiğini'' öne sürmüş, ''Yetersiz, insanca bir yaşama düzeyi sağlamaktan uzak olduğunu'' savunmuştu.
Tek soru:
Bırakın Türk-İş'i, Fatih Tezcan'ı, koca İhsan Eliaçık'ları siz!
Peygamber aleyhisselam Hazreti Muhammed gelse!
Farz-ı misal!...
Şu durumu görse...
Sorsa ve dese ki! Ya Tayyib! Bu zamma gönlün razı mıdır?
Ne cevap vereceksiniz?
Yanında da Eba Zer dursa!
1400 senelik o meşhur sözünü tekrar etse!
"Bu zammın açıklandığını duyup elinde sopa sokaklara, eylemlere çıkmayanların aklına şaşarım" dese,
Hazreti Muhammed'e biat etmiş, Müslüman olmuş, onunla elele güneşin secde etmesini seyretmiş, peygamberin ağzından envai methiyeler almış sahabeyi Terörle Mücadele Ekipleri'ne mi aldıracaktınız!
***
İyi cesaret varmış Fatih’te o zamanlar, laiklere yıllardır ettiği hakaretlerden AKP ve dönemin Başbakanı Erdoğan nasibini fazlasıyla almış. Peki ya sonra ne oldu? Hikayenin devamı malum, 2011 seçimlerinde AKP’nin 3.zaferi belli ki Fatih için dönüm noktası oldu. Daha önce adı sanı bilinmeyen Analiz Merkezi adlı vasat internet sitesi parlatıldı, Cemaat-AKP ortaklığının zirvede olduğu dönem Gülen Cemaati böylesi bir kullanışlı tetikçinin farkına vardı elbet. Kullanılmanın ve tetikçiliğin tadına bir kez bakan ve o zevki bir daha bırakmak istemeyen Fatih ise hayatının geri kalanında tetikçiliğini büyük bir şevkle icra etti. AKP-FETÖ kavgasında AKP saflarını seçti, ulusal kanalların kapısı önüne serildi, birden muteber bir yorumcu&gazeteci sıfatı kazanmaya başladı. Fakat son yıllarda AKP içindeki parti içi çatışmalardan nasibini alan Fatih, nemalanma imkanları yitirmeye başladı.
Şimdilerde tek konuşma mecrası olan Twitter’de önüne gelene hakaret edip, bir şekilde Saray’a danışman olarak kapak atmak için yırtınıyor. Çok değil 5-6 yıl önce hakaret üstüne hakaret ettiği bir isim olan Erdoğan’a aşkını bütün yalakalığıyla ilan ediyor. Her şeyi geçtim de en zoru bu değil mi be Fatih? Neye sattın vicdanını, kalemini, fikrini, beynini... Cidden soruyorum değdi mi sattığına?
İşte bu yazı acınası bir dramın baş öznesi, Fatih Tezcan’ın çıkarları uğruna 180 derece dönüşünün vahim bir özetiydi. Böyle bir dönüşe sahip bir kişiliğin Twitter platformunda edeceği hakaretler ciddiye bile alınmamalı!..
* Aberystwyth Üniversitesi, Uluslararası Siyaset Departmanı, Araştırma Görevlisi ve Doktora Adayı
[1]
"Parayı veren Fatih’in düdüğünü çalar!" haberi, 24 Aralık 2016 tarihinde yazılmıştır. 24 Aralık 2016 tarihinde de güncellenmiştir. ABC Kritik kategorisi altında bulunan Parayı veren Fatih’in düdüğünü çalar! haberi 2016 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Parayı veren Fatih’in düdüğünü çalar! 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. ABC Kritik konusunda 26 Aralık 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.