Ligin ilk sıraları her türlü pozisyona gebe

Dün (Cuma),  bu akşam, (dün), " süper ligimizde" alınan sonuçlar  ligin ilk sıralarının kartlarının yeniden karılmasına yol açtı.

Başakşehir 1 - Beşiktaş 0 ve Ankaragücü 2  - Fenerbahçe - 1

Yarın (bugün) Trabzon-Sivas maçının sonucu bu kartları ya biraz netleştirir, ya da  daha karmaşık hale sokar..Tabi gündüz oynanacak Alanya-Gençlerbirliği ve akşam Galatasaray - Malatya maçlarının sonuçlarını da beklemek gerek..

Her sezon " bu seneki gibi yarış görmedik" diyerek yayıncı kuruluş decorderlerinin satışını pompalayan futbol ulemalarına diyecek bir sözüm var...

Ligin bitimine 12 hafta gibi uzun bir süre kala , eğer bazı gizli oyunlar oynanmaz ise , mesela "damat istifa" diye bağıran Fenerbahçe tribünleri,  Beşiktaş'ın itiraz ettiği kural hatasının TFF'den geri dönmesi, Trabzonspor'un iyi futbol oynamasına karşın siyasetten destek almasının antipati yaratacak olabilmesi acaba ilerideki haftaları etkileyebilir mi??

Bakın bu satırlarda 4  kulüpten söz etmedim...

Sırasıyla bu akşam ( dün) itibariyle Başakşehir, Sivas , Alanya ve Galatasaray..Benim gönlüm bu 7 takımla son haftaların yarışmasına girilmesi heyecanın devam etmesi ve  sonucunda  hak edenin  kazanması ..Ama böyle olmayacak, çünkü hak eden kazanmayacak, neden mi, çünkü "hak etmekle "Türkiye'de ki sistem" iki karşılıklı kavram..tam 70 yıldır...

Bu bağlamda önümüzdeki hafta Galatasaray derbisine çıkacak Fenerbahçe'nin hocası Ersun Yanal olma olasılığı çok düşük..

Kim mi olabilir?

Aykut Kocaman veya bir yabancı olursa kimse şaşırmasın..

Bu konu bu kadar yeter..

Hakemlerin duayeni Hilmi Ok'u kaybettik dün, çok değerli bir futbol adamıydı, onlarca yönettiği maçı izlemiş biri olarak kendisine Tanrı dan rahmet diliyorum..

Gelelim dünkü (hakikaten dün)  Beşiktaş Divan Kurulu Toplantısına..

1980 de  Şeref Stadı na antrenör olarak ilk ayağımı bastığımda üyelik işlemimi yapsaydım 40 yıllık olacaktım, ama ihmallerimden ötürü 1995 de Antalya dan üye oldum...Kartımda da dönemin başkanı Sayın Süleyman Seba'nın imzası var, şeref duyduğum..

1 Ocak 2020 itibariyle 25 yılımı doldurdum ve Divan'a girmeye hak kazandım..Bugün (dün) 11.00 de Beşiktaş Divan Kurulu toplantısı varmış, haberim yok!!

Oysa, son bir kaç yıldır, "Tanrım, bana ömür ver, belki seninle iyi geçinemiyoruz , ama , ne olur ölmeden şu mazbata törenine katılmama izin ver" diye dua ediyordum..

Ve bugün (dün) sabah orada olmak istiyordum..

Olamadım..Çünkü Antalya'da yaşıyorum..Helikopterim yok ..

Araştırdım, eski Divan Başkanlarımıza sordum..

Meğerse kimseye davet mektubu gitmemiş, SMS bile yollanmamış nezaketen..Bu koskoca bir sorumsuzluktur, görevin "savsaklanmasıdır"

Bu durumda Kulübün Başkanı'ndan ricam ve beklentim görevde olan " Divan Kurulu Yönetiminden " hesap sormasıdır..

Şimdilik bu kadar sevgili ABC takipçileri..

Ve sevinçli bir araştırma sonucu, TELE1 izleyici kitlesi hızla artıyor...

Artık, rahmetli Aziz Nesin'in yüzdesi aşağıya doğru iniyor demek ki...