Yeni kabine hakkında soru önergesi: Ne kadar doğrudur?

ABC Haber MerkeziBaşbakan Binali Yıldırım’ın AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanla yaptığı beklenmedik görüşmenin ardıdnan açıkladığı yeni Bakanlar Kurulu’nda başbakan yardımcılarının görev dağılımı...

ABC Haber Merkezi

Başbakan Binali Yıldırım’ın AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanla yaptığı beklenmedik görüşmenin ardıdnan açıkladığı yeni Bakanlar Kurulu’nda başbakan yardımcılarının görev dağılımı tartışma yarattı. Özellikle, ekonominin yönetiminin ağırlıklı olarak Başbakanlık’a bağlanması tepkilere neden oldu.

CHP Milletvekili Faik Öztrak da bu konuyu bir soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı. Faik Öztrak önergesinde, ekonomi yönetiminde Başbakanlık'a verilen görevlerin fazla olduğunu belirterek, Başbakanlık makamının sahip olduğu görev yükümlülükleri düşünüldüğünde ekonomide bu kadar fazla görev almanın ne kadar doğru olduğunu sordu.

Öztrak’ın Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi şu şekilde:

Kabinedeki değişiklikler sonrasında, yeni bakanların listesi 19 Temmuz 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Ardından, yeni kabinede Başbakan Yardımcılarının görevleri ile bağlı kurum ve kuruluşlar, 26 Temmuz 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Görev Dağılımı ile İlgili 2017/14 Sayılı Başbakanlık Genelgesiyle belirlenmiştir.

Başbakan Yardımcılarının görev dağılımını belirleyen bu genelgeyle, ekonomik konularda Başbakan adına genel koordinasyonu sağlama görevi önceki kabinede iki Başbakan Yardımcısına paylaştırılmışken, yeni hükümette tek başına Sayın Mehmet Şimşek’e verilmiştir. Bu kararın amacı ekonomi yönetiminde etkinliği artırmak olarak piyasalara yansıtılmıştır. Bu çerçevede daha önceki Bakanlar Kurulunda Sn. Nurettin Canikli’ye bağlı olan Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı (SPK) ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) yeni görev dağılımında Sn. Mehmet Şimşek’e bağlandığı görülmektedir.

Ancak yine bir önceki görev dağılımında Sn. Nurettin Canikli’ye bağlı olan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) doğrudan Başbakan Sn. Binali Yıldırım’a bağlandığı anlaşılmaktadır. Yine daha önceki görevlendirmede Sn. Mehmet Şimşek’e bağlı olan kamu sermayeli T.C Ziraat Bankası A.Ş. ve Türkiye Halk Bankası A.Ş.’nin ise yeni görevlendirmede kime bağlı olduğu açıkça ifade edilmemiştir.

Bu çerçevede;

1) Kamu sermayeli T.C Ziraat Bankası A.Ş. ve Türkiye Halk Bankası A.Ş. önceki görevlendirmede olduğu gibi, neden bir bakanın görev alanı içinde tanımlanmamıştır?

2) Her iki kamu bankasına ait Hazine hisselerinin Türkiye Varlık Fonuna devredilmesi neticesinde, adı geçen kamu bankalarının, artık dolaylı olarak söz konusu fonun yöneticileri aracılığıyla yönetilmesi ve bu kurumların ekonominin genel koordinasyonunun dışına çıkarılması ekonomi yönetiminde etkinliğin sağlanmasında sorun yaratmayacak mıdır?

3) Milyarlarca liralık varlığın devredildiği ve ekonominin günlük işleyişi içinde karar almak zorunda olan Türkiye Varlık Fonu ve TMSF gibi kurumların doğrudan Başbakan’a bağlanması, Başbakanlık makamının iş yükü de dikkate alındığında ekonominin yönetiminde hedeflenen etkinliğin sağlanması açısından ne kadar doğrudur?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri

Kafe ve restoranlarda bu ibareye rastlarsanız ödeme yapmayın!
Karpuz kelek çıkarsa tüketiciler 20 bin lira kazanabiliyor!
200 TL banknot 132 dolar ederken şimdi ise 6 dolara kadar geriledi
Çalışanın fazla mesaisine yasak geldi
Ev alacaklara haber: Konut fiyatlarının düştüğü bölgeler açıklandı