Ali Kaya Soysal / Beşiktaş doğru yolda...

[caption id="attachment_120450" align="alignnone" width="690"]  Beşiktaş doğru yolda...[/caption]

Bu başlığımın dün geceki 5-1'lik sansasyonel Denizli galibiyetiyle hiç ilgisi yok, tıpkı geçen hafta içeride kaybedilen Antalya maçından sonra olduğu gibi. Yazılarımı izleyenler bilir, ben saha sonuçlarına pek takılmam, onlar geçicidir, kalıcı olan kulüplerin spor politikalarıdır.

Geçen sene Ekim ayında Ahmet Nur Çebi ve ekibi başa geldikten bir kaç hafta sonra kulübün "iflas" etmiş durumunu daha gerçekçi olarak öğrendiler. Başkan dahil birkaç yöneticinin içinde bulunduğu eski yönetimlerin Beşiktaş'ı maddi uçuruma sürüklediği biliniyordu belki, ama  bu derece olduğunu tahmin edemezlerdi.

Yıldırım Demirören den kalan enkazın üstüne Fiket Orman ilk yıllarındaki başarılı yönetiminden sonra, yeni stad ve iki yıllık şampiyonluk başarılarının yarattığı "kibir" le ne yazık ki son 3 yılda Beşiktaş'ı içinden çıkılamayacak maddi batak boyutuna taşımıştı..

Başlığımın nedeni, yeni başkanın durumu kavradıktan sonra yaptığı ve yoğunluğu son haftalarda artan açıklamaları...

"Artık özkaynağımız, yani gençlere yönelmemiz gerekir, aksi takdirde bu borçların altından kalkmak uzun vadede bile olanaksızdır."

"Bu doğrultuda başımızda aynı süreçten geçmiş Sergen Hocamız vardır, scout ekiplerimizle genç yetenekler bulmak zorundayız."

E, bravo ve günaydın.. Eski bir özkaynak antrenörü olarak ben bunları 20 yıldır BJK Genel Kurullarında dile getiriyorum, ama Serdar Bilgili yönetiminden bu yana değer verilmiyor.

Hatta ,bu uğurda Hamdi Serpil Tüzün ile bir proje hazırlamıştık, 2002 de... Afrika ve Güney Amerika dan 14-16 yaş arası yetenekler bulup Beşiktaş'a getirecektik, bu çocukları altyapıda bizimkilerle beraber eğitip A takımına hazırlayacaktık.

Kaliteleri Türkiye'yi aşan geçmişte Nihat Kahveci, Arda Turan örnekleri gibileri yurtdışına pazarlayacak, daha düşük olanları içerideki liglere kiralayıp gelişimlerini takip edecek , tüm bunları yaparken kulüp bünyesinde bir "management" sistemi kurarak dışarıdaki menajerlere para kaptırmayacaktık. Özetle Ajax ve Arsenal'in 50 yıldır uyguladığı sistemi yaratacaktık.

Serdar Bilgili ye bu projeyi götürdüğümüzde "ret" yanıtı aldık..Nedeni çok basitti, popülizm, yani , meyveleri almak için gereken orta vadeli 5-6 yıllık zahmetli sürecin beklenemeyecek olması.

Ne kadar acı değil mi?

Ben bu projeyi seçimden sonra Çebi yönetimindeki Erdal Torunoğulları'na. anlattım, Beşiktaş'ın kurtuluş reçetesi budur diye.

Tekrar ediyorum, orta- uzun vadede sonuç alınacak, sabır isteyen,mali olarak kesin çözüme ulaştıracak , yanı sıra sürekli sportif başarı sağlayacak bu projeyi başlatmak ve yürütmek vizyon ister.

Son zamanlarda Ahmet Nur Çebi'nin altyapıya yönelik sözleri bu bakımdan umut verici, ama uygulamayı görmemiz gerek..

Maça gelirsek..Deplasmanda alınan 5-1'lik skor BJK adına harika tabi, ancak seyircisiz oynanan kabak tadındaki maçın yazısını birkaç notla tamamlamak istiyorum..

Sergen Yalçın geçen hafta önde oynattığı 4 futbolcusunu değiştirmiş ilk onbirde. Gerçi biri cezadan çıkan Burak, öbürü de sakatlıktan dolayı Boateng, ancak eldeki kadroya göre ideali bu.

Maç başlarken Denizli Stadı nın dışından başlatılan "havai fişek" gürültüsü, tam 15 dakika sürdü. Ben buna bir anlam veremedim..Google'a girmeyi pek sevmediğim için soruyorum.. Acaba dün, Denizli'nin Kurtuluş Günü'müydü,veya stadın yakınında bir yerlerde düğün mü vardı?

En önemlisi Beşiktaş'a ve tabi ülke futboluna zor bulunan solbek pozisyonuna bir genç geliyor..19 yaşında .Adı Rıdvan, umarım önceki dönemlerde top oynayan adaşı gibi "şeytan" laşmaz.. Bu genci iki maçtır izliyorum, boyu kısa denilebilir, sol ayağı mükemmel, sağı da destek boyutunda, ama geliştirmesi lazım.. Kart görmeme garantisi var, yedeği Caner e göre..

Temiz ve akılcı oynuyor, özelliklerinden birisi dikkatimi çekti, dünya futbolunda taç atışlarının rakibe gitme yüzdesinin % 60 olduğu istatistiklerde bu genç her atışını takım arkadaşına gönderiyor, mesela Liverpool'da taç antrenörünün olduğu günümüzde önemli bir detay.

Bir de kaleci Ersin..

O da 19 yaşında ..

Değerli dostum, TFF bünyesinde yıllardır eğitimcilik yapan , ünlü eski eldiven Rasim Kara O'nunla ilgileniyordur , eminim.

Son 10 dakika oyuna giren Erdoğan, Kartal ve Umut la takımın yaş ortalaması Atiba nın babalar gününü kutlamaya yol açmaya yeterdi..

Beşiktaş bu maçı farklı almakla hanesine 3 puan katmadı sadece , ilerisi için ışık tuttu kendi vizyonu adına..

Umarım böyle devam eder..