Defol git 2020

Kim derdi ki, 31 Aralık 2019 da önümüzdeki yıl önce Kobe Bryant yılın başlarında ölecek, üstelik küçük kızıyla trajedik bir helikopter kazasında, yılın sonlarına doğru Dünya Futbolu'nun efsanelerinden 60 yaşındaki Diego Maradona ve hemen ardından benimle yaşıt Paolo Rossi...Kim inanırdı, ama yaşandı işte, öldüler...

    O uğursuz yılın son günleri bir devi daha kaybettik, günlerdir  anısına yazamadığım için kendimi huzursuz hissettiğim,  bu akşama nasipmiş...

      ÖZKAN SÜMER..

  1982 İzmir de Uluslararası Teknik  Direktör Seminerindeyiz..Ben 26 yaşında Köln Akademisi mezunu B diplomalı genç bir antrenörüm,,O ise 40 lı yaşlarda  benim idolüm..

     İzmir  de ki tanışmamız muhteşem olmuştu  aslında Özkan Hocayla, O hatırlamaz, hatırlayamaz artık..

     Udo Lattek konuk, ben hem Beşiktaş tan davetliyim seminere, hemde Lattek in tercümanıyım..

      O zamanlar ülkemizde bir futbol modası vardı, başını Mustafa Denizli, Doğan Koloğlu ve Hıncal Uluc un çektiği..."Hücum Futbolu"...

     Genç bir teknik adam olarak bu terime isyan ediyordum, haklı olarak, çünkü futbolda iki yönlü oyun vardır, bildiğim, top rakipteyken ve bizdeyken...

      Uzatmayalım, Efes Otel in lobisinde son seminer gününün soru/ yanıt  bölümünden bir gece önce Özkan Hoca, Mavi Kazaklı Udo Lattek ve bendeniz bu konuyu tartıştık..Sonunda şu karara vardık, ben ertesi gün bu konuyu tartışmaya açacaktım bir Almanca soruyla, Özkan Hoca antrenörler derneği başkanı sıfatıyla yol verecekti ve doğruyu bulacaktık, salonda bu saçma ideolijiyi savunanlara karşı...

     Ve , ne oldu biliyormusunuz , dernegimizce davet edilen Udo Lattek benim gibi düşünenleri haklı çıkartarak 25-30 bin Euro yu cebine koyup ülkesine gitti..

    Ama Özkan Hoca ülkesinde kaldı, Trabzon a, vatanına hizmetler verdi, 

    Bir ara Galatasaray ı çalıştırdı, 1983 dü  galiba, ..Taksim Sanat Evinde karşılaşmıştık, barda, "bana ilk kravatı GS taktırmıştı"  demişti..

     Güle güle Hoca, 

     Hakkını helal et....