Savaş yaşayan Suriye de yaşam bizden daha ucuz!

2019 yılının Türkiye’sinde devlet artan sebze fiyatları ile baş edemeyince çareyi tanzim satış yerleri açarak kendisi satmakta buldu. İktidara göre fiyatların artmasında suçlu komisyoncu teröristlerdi. İktidarı yıpratmak için gereksiz zamlar yapıyorlar ve halktan hakları olmaya parayı alıyorlardı. Kendisinin her şeyde olduğu gibi bu fiyat artışlarında hiçbir suçu yoktu. Hele 17 yıllık iktidarının yanlış ekonomik ve tarım politikasının hiçbir etkisi yoktu. Tüm bu fiyat artışları AKP iktidarını yıpratmak için harekete geçen sebze ve meyve teröristlerinin işiydi ve onlarla her alanda mücadele edilecekti.

Tanzim satış noktaları açılarak her kişiye 2 kilo sebze alma şartı konularak adım atıldı. Satış noktalarında uzun kuyruklar oluştu. Halk pazarlardan alamadığı 7 kalem sebzeyi bu satış noktalarından almaya çalıştı.

Bu satış noktalarında patates 2 lira, soğan 2 lira, domates 3 lira, patlıcan 4.5 lira, biber 6 lira, salatalık 4 liraya satılmaya başladı. Bu fiyatlar normal Pazar fiyatlarının yaklaşık yarısı kadar ediyordu ve halk yoğun bir ilgi gösterdi. Kuyruklar oluştu. Hızla yoksullaşan ve hayat pahalılığı karşısında direnemeyen yoksullar, Tanzim satış noktalarında izdihama neden oldu. Türkiye tarihinde ikinci kez gıda kuyruklarını görmüş oldu.

Suriye 8 yıldır savaş yaşıyor. Yoğun bir ambargo ve şiddet tehditti altında halk 8 yıldır yaşıyor. Ve hemen her gıda maddesini Türkiye halkından daha ucuza yiyor. 1 dolar 537 Suriye lirası ediyor. Suriye lirası yaklaşık Türk lirasının dolar karşısında ki değeri kadar. Buna göre Suriye’de sebze fiyatları devletin resmi rakamlarına göre;

Sera domates fiyatı 175 SL. Yani çeyrek dolar. Türk parası ile 1.250 lira

Patates 110 SL. Yaklaşık 1 Türk lirası

Patlıcan 150 SL. Yaklaşık 110 Türk lirası;

Organik salatalık 240 SL. Yaklaşık 2.5 Türk lirası

Sera salatalık 100 SL. Yaklaşık 9 kuruş;

Kabak 200 SL. Yaklaşık 1.5 Türk Lirası;

Soğan 130 SL. Yaklaşık 1.1 Türk Lirası;

Biber 130 SL. Yaklaşık 1.1 Türk Lirası;

Fasulyesi 195 SL. Yaklaşık 1.5 Türk lirası;

Lahana 130 SL. Yaklaşık 1.1 Türk Lirası;

Yeşil sarımsak 195 SL Yaklaşık 1.5 Türk Lirası ediyor.

Listeyi daha da uzatabiliriz.

Fabrikaların sökülüp yağmalanan, tüm üretim alanları cihatçı teröristlerin saldırısına uğramış olan, petrol alanlarının hala önemli kısmının elinde olmadı bir Suriye devletin de temel gıda maddelerinin fiyatları bu. Bu fiyatlar savaş koşullarında yüzde 500’lere ulaşan artmış fiyatlar. Savaş öncesinde çok daha ucuzdu. Devlet halkını soymuyor orada. Tam tersine halkını ayakta tutmak için kendine ait olan pek çok şeyden vazgeçiyor.

Savaşın başından bu güne kadar tüm devlet memurlarının maaşları düzenli olarak ödendi. Hatta cihatçıların elinde bulunan İdlib kentinde ki memurların bile maaşları halen ödeniyor. Maaş alacaklar ayda bir kez Lazkiye kentine ya da Hama kentine gelip maaşlarını çekip geri İdlib’e dönüyorlar.

Tüm sağlık ve eğitim harcamaları tamamen ücretsiz. Devlet elektrik ve su için çok cüzi bir para alıyor sadece ve Suyun ve elektriğin borcundan dolayı kesilmesi diye bir durum yaşanmıyor.

Devlet memurlarının maaşları 100 dolar civarında Türkiye de ise 350- 400 dolar civarında. Hemen herkes ikinci bir iş yapıyor. Yapılacak ikinci bir işi bir biçimde buluyor. Yani savaşın orta yerinde yaşamı Türkiye’den daha ucuza yaşıyorlar.

Oysa bizde savaş yok. Bize karşı uygulanan ambargo yok. Fabrikalarımız yağmalanmadı. Tarım alanlarımız bombalanmadı. Petrolümüze el konmadı. Yüzbinlerce acımasız terörist ile savaşmak zorunda kalmadık. Bahse konu edilen terörle mücadeleyi 30 yıldır aynı düzlemde bu devlet götürüyor. Ama halk olarak yaşamı Suriye halkından daha ağır yaşıyoruz.

Tüm bunlar kötü yönetildiğimizin, ülkenin kaynaklarının heba edildiğinin açık göstergesidir. İbret için Suriye’nin savaş sürecinde ki fiyatları bilinsin istedim. Kendi halkına zulmettiğini her fırsatta bağırarak haykırdığımız Esad’ın ülkesinde 8 yıllık savaş sonrasında fiyatlar bu.

Ya biz hangi savaşı veriyoruz?

Hangi merminin maliyetini haykıra haykıra halka mal ediyoruz?

Biz savaştayız da bizim mi haberimiz yok!