Edilgen kişilik ve siyasal sonuçları
Edilgen insanlar, duygusal hayatlarının merkezi olarak başkalarının davranışlarını seçer, diğer zafiyetlerinin kendilerini denetlemesine izin verirler. Edilgen insanları yöneten duyguları, şartlar, olaylar ve çevreleridir.
Edilgen kişileri yetiştirmekte hepimiz sorumluyuz. Aile, medya ve okul vb.
Edilgen kişilerin olumsuzlukları üzerinde birçok husus söylenir.
Ancak bir türlü çözüm üretilemez. Aile içi iletişimin edilgen kişileri yetiştirmede büyük bir rolü vardır. Çünkü çocuğun sosyalleştiği ilk kurum ailedir.
Maalesef; çok genel anlamda ebeveynlerin çocuk yetiştirme konusunda bilgi ve eğitimleri yetersiz. Aileler, genellikle çocuklara söz hakkı vermediği için ve kararlara katmadığı için edilgen bireyler yetişiyor.
Ya medyaya ne demeli?
Özellikle televizyonlar kalitesiz programlarla bilgi bombardımana tutuyor bireyleri. Haliyle, tek taraflı iletişimle karşı karşıya kalan çocuklar edilginleşiyor.
Diğer taraftan, okullarda bazı öğretmen davranışları da edilgen bireyler yetişmesine neden oluyor.
Özellikle; şu öğretmen tutum ve davranışları edilgen bireyler yetişmesine neden oluyor:
-Öğretmenlerin otoriter tutum ve davranışları,
- Öğrencilere söz hakkı tanımamak,
-Öğrencileri karara katmamak,
- Grup sürecine ağırlık veren öğretim yöntemlerini uygulamamak,
- Öğretmen-öğrenci arasında çift yönlü iletişim kurmamak vb.
Sözün özü, edilgen kişiliklerin temeli çocuklukta atılıyor.
***
Tabii ki; edilgen kişiliğin siyasi katılımla ilgisi bulunuyor.
Edilgen kişilerin güce tapmaları kaçınılmazdır. Yine toplumsal sorunları başkası/başkalarının gözüyle görebilmektedir. Bu da edilgen kişinin reyini vermede başkalarının tercihini dikkate alıyor anlamına geliyor.
Eğitim ve 1 Kasım 2015 seçimlerinin sonuçları, bu anlayışın sonucu olsa gerek.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.